13 Mayıs 2025 Salı

Türkiye Açlığa Mı Gidiyor? İşte Korkutan Ekonomik Tablo!

Türkiye'de uygulanan ekonomi politikaları, toplumun giderek daha fazla yoksullaşmasına ve açlık sınırının altında yaşamaya ittiği yönünde endişeler artıyor. Özellikle gıda fiyatlarındaki artışlar ve alım gücündeki düşüş, dar gelirli vatandaşların geçim sıkıntısını derinleştiriyor. TÜRK-İŞ'in son araştırması, bu durumu gözler önüne sererek, dört kişilik bir ailenin sağlıklı beslenmesi için gereken aylık gıda harcamasının asgari ücretin üzerinde olduğunu ortaya koydu. Peki, Türkiye gerçekten adım adım açlığa mı gidiyor? İşte ekonomik tablonun detayları...

Açlık Sınırı Alarm Veriyor

TÜRK-İŞ'in "Açlık Sınırı Araştırması"na göre, dört kişilik bir ailenin sağlıklı ve dengeli beslenmesi için yapması gereken aylık gıda harcaması 23 bin 324 TL'ye ulaştı. Aylık net asgari ücretin 22 bin 105 TL olduğu düşünüldüğünde, birçok ailenin açlık sınırının altında yaşadığı görülüyor. Araştırma, dar ve sabit gelirli kesimlerin geçim koşullarının giderek zorlaştığını ve gıda harcamalarında dahi tasarrufa gidilmek zorunda kalındığını vurguluyor.

  • Asgari ücret, açlık sınırının altında kaldı.
  • Dar gelirli aileler, gıda harcamalarında tasarruf yapmak zorunda.
  • Ücretlilerin insan onuruna yaraşır bir yaşam sürmesi zorlaştı.

Yoksulluk Derinleşiyor, Umut Azalıyor Mu?

Derinleşen yoksulluk, daralan ekonomi, artan borçlar, icra dosyaları, yükselen işsizlik ve hayat pahalılığı gibi sorunlar, toplumun ahlaki değerlerini ve birlikte yaşama iradesini zedeliyor. Açlık sınırının altında yaşayan milyonlarca insan, gelecekten umutsuzluğa kapılıyor. Muhalefetin umudu örgütleyememesi ve iktidarın alışageldiği tutumunu sürdürmesi, bu karamsar tabloyu daha da derinleştiriyor. Vatandaşlar, muhalefetten yeni bir hikaye yazmasını, umudu örgütlemesini, güven vermesini ve demokrasiyi soluklandıracak bir reçete sunmasını bekliyor.

Çözüm Ne? Halk Ne Bekliyor?

Vatandaşların önceliği, huzur ve refah içinde özgürce bir yaşam sürmek. Ancak mevcut ekonomik koşullar altında bu mümkün görünmüyor. Halk, ekonomik sorunlara çözüm bulunmasını, işsizliğin azaltılmasını, hayat pahalılığının düşürülmesini ve alım gücünün artırılmasını bekliyor. Unutulmamalıdır ki, hayat sadece çözülmesi gereken bir problem değil, aynı zamanda yaşanması gereken bir gerçektir. Bu nedenle, ekonomik politikaların insan odaklı olması ve toplumun refahını artırmaya yönelik adımlar atılması büyük önem taşıyor.

İlgili Haberler