12 Mayıs 2025 Pazartesi

Kadınlardan Yerlikaya'ya Sert Tepki: İki Elimiz Yakanızda!

Kadın Dayanışma Komiteleri (KDK), İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya'ya yönelik sert bir açıklama yaparak, artan kadın cinayetlerinden doğrudan bakanlığı sorumlu tuttu. "Ölen Her Kadın İçin İki Elimiz Yakanızda: Suçlusun İçişleri Bakanı" başlıklı açıklamada, 2024 yılının kadınlar için en karanlık yıllardan biri olduğu vurgulanırken, bakanlığın yurttaşlarını koruma görevini yerine getiremediği belirtildi.

Kadın Cinayetleri Neden Artıyor?

Açıklamada, Türkiye'de her gün en az bir kadının katledildiği, binlercesinin ise şiddete maruz kaldığına dikkat çekildi. KDK, devletin vatandaşlarını korumakla yükümlü olduğunu hatırlatarak, aynı mahallede yaşayan, aynı sokaklarda yürüyen kadınların evlerinde, iş yerlerinde ve sokak ortasında şiddete uğradığını ve hayatlarını kaybettiğini vurguladı. Ayrıca, sadece cinayet sayısının artmakla kalmayıp, kadınların öldürülme biçimlerinin de daha vahşice bir hal aldığı ifade edildi.

KDK'nin açıklamasında şu ifadelere yer verildi:

  • "Kadınlar her yıl daha fazla ölüyorken sen ne yapıyorsun İçişleri Bakanı? Devlet vatandaşını korumakla görevlidir, vatandaşını korumak zorundadır."
  • "Kadınlar olarak hiçbirimizin can güvenliğinin olmadığı bu utanç tablosunun sorumluları başta İçişleri Bakanlığı olmak üzere yetkili kurumlardır."
  • "Ölmemek için adeta çırpınan kadınları korumayarak, öldürülmesine göz yumarak mı güvenliği sağlıyorsunuz?"

KDK, emniyete defalarca başvuran, koruma kararları çıkarttıran kadınların dahi korunamadığına dikkat çekerek, bir kadın öldürüldükten sonra tutuklanan her katilin yanında, yurttaşını koruyamayan bir kurum olarak İçişleri Bakanlığı'nın da cinayete ortak olduğunu savundu.

Uzaklaştırma Kararlarına Rağmen Cinayetler Devam Ediyor

Açıklamada, İstanbul Şişli'de Bahar Aksu, Samsun'da Emine Akpınar, Muğla Menteşe'de Senem Kıvrık ve Ankara'da Mine Nur Ala gibi uzaklaştırma kararlarına rağmen öldürülen kadınların isimleri sıralandı. KDK, 2024 yılında en az 18 kadının koruma ve uzaklaştırma kararı talebine rağmen öldürüldüğünü belirterek, binlerce kadının şiddet gördüğü kişiye karşı koruma kararı almaya çalışırken yalnız ve çaresiz bırakıldığını vurguladı.

KDK, bakan Ali Yerlikaya'nın "Koruma kararı olan kadın faile kapıyı açtığı için öldürüldü" şeklindeki açıklamasına da sert tepki gösterdi. KDK, bakanın görevinin kadınları suçlamak değil, sorumluluklarını yerine getirmek olduğunu belirterek, Ankara'da Sıhhiye Metro İstasyonu'nda elektronik kelepçesi olmasına rağmen bir kadının nasıl cinayet işleyebildiğini sordu.

Silahlanmaya Dikkat Çekildi

KDK, 2024 yılındaki kadın cinayetlerinin yüzde 57'sinin ateşli silahlarla işlendiğine dikkat çekerek, bu silahların nasıl bu kadar kolay elde edilebildiğini sorguladı. Açıklamada, çete ve mafya düzeninden beslenenlerin ve hatta iktidarını bu düzene borçlu olanların ateşli silahlara erişimi ve kontrolsüz bireysel silahlanmayı gündem dahi etmediği belirtildi.

KDK, İçişleri Bakanlığı'nın kadınların can güvenliğini sağlamak zorunda olduğunu vurgulayarak, şu taleplerde bulundu:

  • Bireysel silahlanma yasaklanmalı, ruhsatsız silah denetimleri ve ruhsatsız silah bulundurma cezaları artırılmalıdır.
  • Koruma ve uzaklaştırma kararı alan kadınlar İçişleri Bakanlığı güvencesiyle korunmak zorundadır.
  • Koruma ve uzaklaştırma kararlarına rağmen bir kadının zarar görmesi halinde kadınları korumakla yükümlü kamu görevlileri hakkında adli ve idari soruşturma başlatılmalıdır.

Kadın Dayanışma Komiteleri, cinayetlerin sorumlusunu yalnızca cinayeti işleyenler olarak gösterenlerin ensesinde olacaklarını bir kez daha ilan ederek, görevin yerine getirilmediği her an kadınların ölmeye devam edeceğini ve öldürülen her kadının sorumluluğunun İçişleri Bakanlığı'nda olduğunu vurguladı. KDK, "Suçlusunuz ve hesap vereceksiniz. Sorumluluklarınızı yerine getirmediğiniz her an iki elimiz yakanızda olacak. İki elimiz yakanda Ali Yerlikaya" ifadeleriyle açıklamayı sonlandırdı.

Kadın Dayanışma Komiteleri'nin bu sert açıklaması, Türkiye'de kadına yönelik şiddet ve kadın cinayetleri konusundaki hassasiyeti bir kez daha gözler önüne serdi. İçişleri Bakanlığı'nın bu eleştirilere nasıl bir yanıt vereceği ve kadınların güvenliğini sağlamak adına ne gibi adımlar atacağı merakla bekleniyor.

İlgili Haberler