İZSU'da Skandal! Sayıştay Raporu Ortaya Çıkardı!
İzmir Ege Haberleri

İZSU'da Skandal! Sayıştay Raporu Ortaya Çıkardı!


05 November 20255 dk okuma3 görüntülenmeSon güncelleme: 05 November 2025

Sayıştay'ın İzmir Su ve Kanalizasyon İdaresi (İZSU) Genel Müdürlüğü'nün 2024 yılı faaliyetlerine ilişkin yayımladığı denetim raporu, kurumdaki ciddi sorunları gözler önüne serdi. Raporda, İZSU'nun 2024 yılında 4 milyar 355 milyon TL zarar ettiği belirtilirken, kamu kaynaklarının etkin kullanılmaması, mevzuata aykırı uygulamalar, ihale usulsüzlükleri ile çevre ve personel yönetimindeki önemli eksiklikler tespit edildi.

Atıksu Arıtma Tesislerinde Kapasite Sorunu

Raporda en dikkat çekici noktalardan biri, Çiğli Atıksu Arıtma Tesisi'nin kapasite yetersizliği oldu. Tesise gelen atık suyun mevcut kapasiteyi aşması ve arıtılmadan İzmir Körfezi'ne deşarj edilmesi büyük bir çevre sorununa yol açıyor.

Sayıştay raporunda şu ifadelere yer verildi:

Tesise gelen atık su, mevcut kapasiteyi aşmakta ve arıtılmadan İzmir Körfezi’ne deşarj edilmektedir. Çiğli Tesisi İzmir metropol sınırları içindeki en büyük arıtma tesisi olup, Gümrük, Bayraklı, Karşıyaka ve Çiğli Pompa İstasyonları üzerinden atık su toplamaktadır. Tesisin kapasitesi 604.800 m³/gün olmasına rağmen, gelen atık su miktarı bu rakamın üzerindedir. 4. faz inşaatı 2014 yılında başlamış olmasına rağmen henüz tamamlanmamış ve tesis hâlâ 3 faz olarak çalışmaktadır. Bu durum nedeniyle İZSU’ya Bakanlık tarafından idari para cezaları uygulanmıştır.

Sayıştay, tesisin kapasitesinin artırılması ve atık suların standartlara uygun şekilde arıtılmadan deşarj edilmesinin önlenmesi gerektiğini vurguladı.

Usulsüzlükler ve Atıl Tesisler

Raporda ayrıca, İZSU envanterinde çalışır durumda olan araçlar varken aynı tür araçların kiralanması, Çiğli'deki Çamur Kurutma ve Çürüme Tesisinin atıl durumda olması gibi usulsüzlükler ve ihmaller de tespit edildi. Çamur Kurutma ve Çürütme Tesisi'nin 2022'den itibaren tamamen atıl bırakılması, şehir genelinde çamur stokunun artmasına ve çevre sorunlarına davetiye çıkarmasına neden oldu.

İhale ve inşaat işlerinde de kontrol eksikliği olduğu belirlendi. Bazı yapım işlerinde kontrol personelinin sahada bulunmadığı ve imalatların tamamen yüklenici inisiyatifinde yürütüldüğü tespit edildi. Mal ve hizmet alımlarının parasal limitlerin altında kalacak şekilde parçalara bölünerek doğrudan temin yöntemiyle yapılması ise 4734 sayılı Kamu İhale Kanunu'na aykırı bulundu.

İşçi Hakları İhlalleri ve Toplu İş Sözleşmesi Sorunları

Sayıştay raporunda, İZSU çalışanlarının yıllık izinlerini zamanında kullanamadıkları, bazı işçilere yılda 270 saatin üzerinde fazla mesai yaptırıldığı ve bunun İş Kanunu'na aykırı olduğu da belirtildi. Biriken izinler nedeniyle, işçiler emekli olduklarında veya iş akitleri sona erdiğinde kurum için öngörülemeyen mali yükler oluştuğu vurgulandı.

Ayrıca, İZSU ile yetkili sendika arasında imzalanan toplu iş sözleşmelerinde de eşit davranma ve liyakat ilkelerine aykırı maddeler yer aldığı tespit edildi. Örneğin, şoför olarak görev yapan personelin trafik suçu işlemesi durumunda başka bir göreve atanabilmesi "eşit davranma ilkesine aykırı" bulunurken, personelin vefatı halinde birinci derece yakınlarına işe alımda öncelik verilmesi de liyakat ilkesini ihlal ettiği belirtildi.

  • İşçi hakları ihlalleri
  • Fazla mesai sorunları
  • Toplu iş sözleşmesinde eşitsizlik

Sayıştay'ın İZSU raporu, kurumdaki ciddi sorunları ve usulsüzlükleri gözler önüne serdi. Rapordaki tespitler, İZSU'nun daha şeffaf, hesap verebilir ve kamu yararını gözeten bir yönetim anlayışıyla hareket etmesi gerektiğini açıkça ortaya koyuyor. Aksi takdirde, İzmir halkı bu tür sorunların ve usulsüzlüklerin bedelini ödemeye devam edecektir. Bu durum, İzmir Büyükşehir Belediyesi ve İZSU yönetiminin acil önlemler almasını ve gerekli düzenlemeleri yapmasını zorunlu kılıyor.