İzmir'de yapılan bir araştırma, şehirde yaşayanların duygusal durumunu çarpıcı bir şekilde ortaya koydu. Bayetav'ın araştırmasına göre, İzmirlilerin son zamanlarda en çok hissettiği duygular stres ve kaygı oldu. Peki, bu stres ve kaygının altında yatan sebepler neler? Araştırma sonuçları, İzmir'de yaşayanların ruh sağlığına dair önemli ipuçları sunuyor.
İzmirlilerin Duygu Durumu: Stres ve Kaygı Alarm Veriyor
Araştırmaya göre, İzmirlilerin %70'i orta ve yüksek derecede stres ve kaygı hissediyor. Bu oran, şehirde yaşayanların büyük bir bölümünün psikolojik olarak zorlandığını gösteriyor. Stres ve kaygıyı ise öfke takip ediyor. İzmirlilerin hissettiği ikinci yoğun duygu 5.8 puan ile öfke oldu. İzmir'de son zamanlarda kendisini orta ve yüksek düzeyde öfkeli hissedenlerin oranı %67'ye ulaşmış durumda.
Umut ve mutluluk ise İzmirlilerin hissettiği diğer duygular arasında yer alıyor. Son zamanlarda kendisini orta ve yüksek düzeyde umutlu hissedenlerin oranı %61. Mutlu hissedenlerin oranı da hemen hemen aynı seyrediyor. Ancak, çoğunluk orta ve yüksek düzeyde umut ve mutluluk beyan etse de, neredeyse her on İzmirliden dördünün son zamanlarda “düşük” düzeyde umutlu ve mutlu olduğu gerçeği de göz ardı edilmemeli.
Çaresizlik ve güçsüzlük, İzmirlilerin son zamanlarda en yoğun hissettiği duygular arasına girmiyor. İzmirlilerin neredeyse yarısı son zamanlarda bu duyguları “düşük” hissettiğini belirtiyor. Bu durum, İzmirlilerin genel olarak hayata karşı bir direnç gösterdiğini düşündürebilir.
Gençler Ne Hissediyor? Gelecek Kaygısı mı?
Araştırmanın en dikkat çekici sonuçlarından biri de İzmirli gençlerin duygusal durumu oldu. Gençlerin son zamanlarda en yoğun olarak hissettiği duygular stres, kaygı ve öfke. Gençlerin yarısından fazlası yüksek düzeyde stresli ve kaygılı olduğunu söylüyor. Her 10 gençten dördü, yine yüksek düzeyde öfkeli olduğunu belirtiyor. Gençlerin dörtte biri ise yüksek düzeyde çaresiz ve güçsüz hissediyor.
Umutsuz ve mutsuz olduğunu belirten gençlerin oranı %40’ı aşıyor. Bu veriler, gençlerin geleceğe dair kaygılarının yüksek olduğunu ve bu durumun onların ruh sağlığını olumsuz etkilediğini gösteriyor. Gençlerin bu denli stresli ve kaygılı olması, gelecekteki toplum sağlığı açısından da önemli bir risk oluşturuyor.
Peki, İzmirli gençlerin bu denli stresli ve kaygılı olmasının sebepleri neler olabilir? Bu sorunun cevabı, gençlerin yaşadığı ekonomik zorluklar, eğitim sistemiyle ilgili problemler, işsizlik kaygısı ve sosyal baskılar gibi birçok faktörde gizli olabilir. Bu sorunların çözümü için, hem bireysel hem de toplumsal düzeyde adımlar atılması gerekiyor.
Araştırma sonuçları genel olarak İzmirlilerin, özellikle de gençlerin psikolojik olarak zor bir dönemden geçtiğini gösteriyor. Bu durumun nedenlerinin araştırılması ve çözüm önerilerinin geliştirilmesi, İzmir'in geleceği için büyük önem taşıyor. Unutulmamalıdır ki, sağlıklı bir toplum, ruh sağlığı yerinde bireylerden oluşur.
