28 Nisan 2025 Pazartesi

İzmir'de Nükleer Santral Protestosu: Facia Geliyor Mu?

İzmir'de, Çernobil faciasının 39. yıl dönümünde EGEÇEP ve İzmir Tabip Odası üyeleri, nükleer santral projelerini protesto etti. Kültürpark'ta bir araya gelen grup, "Nükleere Hayır, Yaşasın Hayat" sloganıyla yetkililere seslenerek nükleer maceradan vazgeçilmesi çağrısında bulundu. Basın açıklamasında, nükleer santrallerin halk sağlığı ve çevre için büyük risk oluşturduğu vurgulandı.

Çernobil Faciası ve Türkiye'ye Etkileri

26 Nisan 1986'da Ukrayna'daki Çernobil Nükleer Santrali'nde meydana gelen patlamanın etkileri hala devam ediyor. Patlama sonucu yayılan radyoaktif bulutlar, başta Trakya ve Karadeniz olmak üzere birçok bölgeyi etkiledi. O dönemdeki yöneticilerin çay içerek radyasyon olmadığını iddia etmesi, halkın sağlığıyla oynanması olarak değerlendiriliyor.

Çernobil faciası, Uluslararası Nükleer Olay Ölçeği'ne göre tarihin en büyük nükleer kazalarından biri olarak kabul ediliyor. Fukuşima Nükleer felaketi de benzer sonuçlar doğurmuştu. Bu tür felaketler, nükleer enerjinin risklerini açıkça ortaya koyuyor.

Türkiye'de nükleer santral olmamasına rağmen geçmişte radyasyon kazaları yaşandığına dikkat çekildi. İstanbul'da 1998-1999 yıllarında meydana gelen Kobalt 60 kazası ve Gaziemir'deki nükleer atıklar, nükleer tehlikenin her zaman var olduğunu gösteriyor.

Nükleer Santraller: Facia Davetiyesi mi?

Açıklamada, Türkiye'nin aktif deprem kuşağında yer alması nedeniyle nükleer santral kurulmasının büyük bir risk taşıdığı vurgulandı. Nükleer santrallerin olası bir depremde yaratacağı felaketlerin boyutları tahmin edilemez. Bu nedenle, nükleer santral projelerinden vazgeçilmesi gerektiği belirtildi.

EGEÇEP Eş Sözcüsü Arif Ali Cangı ve İzmir Tabip Odası Yönetim Kurulu üyesi Dr. Yüce Ayhan tarafından okunan basın açıklamasında şu ifadelere yer verildi:

"Halkımıza çok büyük risk oluşturan nükleer maceradan vazgeçin. Akkuyu’dan sonra Sinop’a da nükleer santral kurma ısrarındalar. Bu sayede Sinop’u marka yapacaklarını söylüyorlar. Asıl marka, Çernobil ve Fukuşima’dır; yıllar içinde binlerce kişinin ölümüne, sağlıksızlaşmasına yol açacak faciaların markasıdır."

Protestocular, nükleer santral projelerinin durdurulması için yetkililere çağrıda bulundu. Nükleer enerjinin riskleri konusunda farkındalık yaratmayı amaçlayan eylemlerin devam edeceği belirtildi.

Nükleer santrallerin çevreye ve insan sağlığına verdiği zararlar göz önüne alındığında, bu tür projelere karşı gösterilen tepkiler oldukça haklı. Türkiye'nin yenilenebilir enerji kaynaklarına yönelmesi, hem çevre dostu hem de sürdürülebilir bir çözüm olacaktır. Nükleer santral ısrarı, bile bile felakete davetiye çıkarmak anlamına geliyor.

İlgili Haberler