İzmir Valiliği'nin yayınladığı son rapor, kentteki deprem riskini gözler önüne serdi. İl Afet Risk Azaltma Planı kapsamında yapılan detaylı incelemeler sonucunda, İzmir'de 91 bin 650 kişinin riskli alanlarda yaşadığı tespit edildi. Bu durum, olası bir depremde büyük bir felaketin yaşanabileceği endişesini artırıyor.
İzmir'deki Riskli Mahalleler Hangileri?
Valilik tarafından riskli ilan edilen bölgelerde yaşayan vatandaşlarımızın can güvenliği için acil önlemler alınması gerekiyor. İşte o riskli mahalleler:
- Karabağlar: Cennetçeşme, Salih Omurtak, Bahriye Üçok, Limontepe, Ali Fuat Erdem, Umut, Gazi, Özgür, Yüzbaşı Şerafettin (Tamamı), Devrim, Yurtoğlu, Abdi İpekçi, İhsan Alyanak, Uzundere ve Peker (Kısmen)
- Menemen: Seydin Asrullah (Tamamı), Ahıhıdır, Gaybi, Tülbentli ve Kazımpaşa (Kısmen) İlave: Tülbentli, Zafer, Kazımpaşa, Esatpaşa
- Narlıdere: 2.İnönü, Atatürk, Çatalkaya, Narlı
- Karabağlar-Buca: Osman Aksüner, Aşık Veysel, Seyhan (Buca), Aydın (Kısmen)
- Karşıyaka: Cumhuriyet
- Kemalpaşa: Soğukpınar, Atatürk (Kısmen)
Bu mahallelerde yaşayan vatandaşlarımızın dikkatli olması ve yetkililerin uyarılarını dikkate alması hayati önem taşıyor. Riskli bölgelerde yaşayan nüfusun toplamda 91 bin 650 kişi olduğu belirtilirken, yıkılması gereken bina sayısı ise 35 bin 836 olarak açıklandı.
Neden Bu Bölgeler Riskli İlan Edildi?
İzmir'deki riskli alanların belirlenmesinde zemin yapısı, bina kalitesi ve deprem geçmişi gibi faktörler etkili oldu. Uzmanlar, bu bölgelerdeki yapıların depreme karşı dayanıksız olduğunu ve olası bir sarsıntıda yıkılma riskinin yüksek olduğunu belirtiyor. Ayrıca, bu bölgelerdeki altyapı yetersizlikleri de risk faktörünü artıran unsurlar arasında yer alıyor.
Türkiye, Alp-Himalaya deprem kuşağı üzerinde yer aldığından, deprem riski her zaman yüksek bir ülke olmuştur. Özellikle büyük şehirlerdekiPlansız yapılaşma ve eski binaların varlığı, deprem riskini daha da artırmaktadır. Bu nedenle, kentsel dönüşüm projeleri ve depreme dayanıklı yapılar inşa etmek büyük önem taşımaktadır.
Unutmayalım ki, deprem değil, dayanıksız binalar öldürür. Bu nedenle, binalarımızın sağlamlığından emin olmalı ve deprem anında yapılması gerekenleri öğrenmeliyiz.
İzmir'deki bu durum, kentsel dönüşüm projelerinin hızlandırılması ve deprem bilincinin artırılması gerektiğini bir kez daha hatırlatıyor. Yetkililerin ve vatandaşların işbirliği ile İzmir'i depreme karşı daha güvenli bir şehir haline getirmek mümkün. Unutmayalım ki, deprem değil, dayanıksız binalar öldürür. Bu nedenle, binalarımızın sağlamlığından emin olmalı ve deprem anında yapılması gerekenleri öğrenmeliyiz.
