Cumhurbaşkanı adayı ve İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, Cumhuriyet Halk Partisi’nin (CHP) olağanüstü kurultayı öncesinde önemli açıklamalarda bulundu. İmamoğlu, iktidarın CHP’yi kayyım atayarak etkisizleştirme girişimlerinin kurultay ile boşa çıkacağını ve bu kurultayın Türkiye’nin geleceği için bir dönüm noktası olacağını vurguladı.
CHP Kurultayı: Bir Dönüm Noktası mı?
İmamoğlu, kurultayın CHP’nin birleştirici ve kapsayıcı Türkiye İttifakı anlayışıyla ülkenin tüm demokratlarını temsil ettiği bir geleceğin temelini oluşturacağını belirtti. 29 Mayıs’ta değişim prensibini ortaya koyarak başlayan kurultay sürecinde Özgür Özel’in genel başkan seçilmesiyle 31 Mart yerel seçimlerinde CHP’nin birinci parti olduğunu hatırlattı. İmamoğlu, kurultaydan sonra Cumhurbaşkanı adayı ve Genel Başkanın birlikte, bütünleşik ve eş güdümlü çalışarak iktidara yürüyeceklerinden şüphe duymadığını ifade etti.
İmamoğlu, Türkiye’nin kritik bir dönemden geçtiğini belirterek tüm siyasi partilere, düşünce dünyasına, sivil topluma, sendikalara ve meslek kuruluşlarına ortak sorumluluklarını hatırlattı. Egemenliğin millete ait olduğunu, milli iradeye kimsenin dokunamayacağını ve milletin bir kişiden, bir hükümetten, bütün iktidarlardan büyük olduğunu vurguladı. Bu bilinçle hareket etmenin önemine değindi.
İmamoğlu’nun açıklamaları şu şekilde devam etti:
- Önceki kurultay partiye yerel seçimleri kazanma görevi vermişti.
- Bu kurultay iktidarı alma ve dünyanın büyük dönüşümünde Türkiye’yi elde ettiği, hak ettiği yere taşıma görevini verecektir.
- Delegelerimizin olgun ve demokratik bir kurultay gerçekleştireceğine ve milletimize büyük moral ve güven vereceğine hiç şüphem yok.
İktidarın Kayyım Tehdidi ve CHP'nin Cevabı
Ekrem İmamoğlu, iktidarın CHP’yi kayyımla tehdit ettiğini belirterek, bu tehdidin 6 Nisan Kurultayı ile boşa çıkarılacağını vurguladı. İktidarın bükemediği her bileği hileyle, kumpasla alt etmeye çalıştığını, kirli medyası aracılığıyla başlattığı kampanyalar ve yargı sopasını devreye sokarak CHP’yi de kayyımla tehdit ettiğini ifade etti. Bu durumun kabul edilemez olduğunu ve CHP’nin bu tehdide boyun eğmeyeceğini net bir şekilde dile getirdi.
İmamoğlu, CHP’nin dünya siyaset tarihine geçecek bir yöntemle cumhurbaşkanı adayını belirlemeye karar verdiğini ve gerçekleştirdiği ön seçimle bir demokrasi devrimine imza attığını belirtti. Milletin 15.5 milyon oyla bu devrime damgasını vurduğunu hatırlattı. Bunun karşısında ise çağdışı kalmış yöntemleri, antidemokratik uygulamaları, hukukun üstünlüğünü yerle bir eden yaklaşımlarıyla hükümet ve hükümetin başındaki kişi ile bir avuç şürekâsının çıktığını söyledi.
“Sonuçta iktidar içinde odaklanmış oligarşik bir yapının, bir avuç insanın yönettiği; yargının tüm değerlerinin altüst edildiği; medyanın ve iletişimin tehdit edildiği, yasaklandığı bir dönemde 15.5 milyon yurttaşın oyuyla Cumhurbaşkanı adayı seçildiğim gün ağır bir hukuksuzluğa maruz kalarak tutuklandım.” diyen İmamoğlu, ülkenin zor bir dönemden geçtiğini vurguladı.
İmamoğlu, iktidarın ülkemiz için bir beka sorunu haline geldiğini ve milletimizi, devletimizi, birlik ve beraberliğimizi, al bayrağımız altındaki bütünlüğümüzü ve demokrasimizi uçuruma sürüklediğini ifade etti. CHP’nin bu gidişata ‘Dur’ demek için bir demokrasi devrimi örneği sergilediğini ve halkın sesinin meydanlarda duyulmasına öncülük ettiğini belirtti.
CHP'nin 30 milyonu aşacak bir imza kampanyası başlattığını ve bu kampanyanın özgürlük ve erken seçim talebiyle yeni bir tarihi adım olacağını söyledi. Tarihi adımlarla sürdürülen bu mücadelenin amacının, Türkiye’nin dünyanın dönüşümünden hak ettiği payı almasını sağlamak olduğunu vurguladı.
Sonuç
Ekrem İmamoğlu'nun kurultay öncesi yaptığı bu açıklamalar, CHP'nin kararlılığını ve iktidara olan inancını bir kez daha gözler önüne seriyor. İmamoğlu, kurultayın Türkiye için bir dönüm noktası olacağını ve iktidarın kayyım tehdidinin boşa çıkarılacağını belirtirken, CHP'nin birleştirici ve kapsayıcı yaklaşımıyla Türkiye'nin geleceğine yön vereceğini vurguluyor. Kurultayın sonuçları ve CHP'nin atacağı adımlar, Türkiye siyasetinde önemli gelişmelere yol açabilir.