Çocuğuna Bıçak Dayayan Baba: Mahkeme Kararı Şoke Etti!

İzmir'de yaşanan tüyler ürpertici olayda, boşanma aşamasındaki eşini tehdit etmek amacıyla çocuğunun boğazına bıçak dayayan babanın yargılanmasına devam edildi. İzmir 29. Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülen davada, sanık Ş.A.'nın tutukluluk halinin devamına karar verildi. Bu karar, kamuoyunda büyük yankı uyandırdı ve aile içi şiddetin vahametini bir kez daha gözler önüne serdi.

Duruşmada Neler Yaşandı?

Duruşmaya, tutuklu sanık Ş.A. cezaevinden SEGBİS aracılığıyla katılırken, taraf avukatları da salonda hazır bulundu. Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı avukatı, sanığın eyleminin "kasten öldürmeye teşebbüs" olduğunu savunarak, sanığın ağır ceza mahkemesinde yargılanması gerektiğini belirtti. Ailenin avukatı Nevraz Zeliha Sığın ise sanığın eşine yönelik tehdit ve hakaret içerikli mesajlarını hatırlatarak, eylemlerin "kasten öldürmeye teşebbüs" niteliğinde olduğunu vurguladı. Sanık Ş.A. ise savunmasında, boşanma davalarının devam ettiğini belirterek, "Benim babalığımı kimse sorgulayamaz. Bana ihanet etti, buna hangi baba dayanır?" ifadelerini kullandı.

Olayın Geçmişi

Burdur'da yaşayan F.A. (26),İzmir'de yaşayan ve boşanma aşamasında olduğu eşi Ş.A.'nın (32) kendisini görüntülü arayarak tehdit etmek amacıyla çocuğunun boğazına bıçak dayadığı şikayetiyle savcılığa başvurmuştu. Şikayet üzerine gözaltına alınan Ş.A., tutuklanmıştı. Olayın ardından baba yanındaki çocuklar, Aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğünce koruma altına alınmıştı. Ş.A. hakkında, çocuğu B.A'ya yönelik "kasten yaralama" ve "silahla tehdit" suçundan 6,5 yıl, eşi F.A'ya karşı ise "silahla tehdit" suçundan 2 yıla kadar olmak üzere toplam 8,5 yıl hapis cezası istemiyle iddianame hazırlanmıştı. İlk duruşmada tahliye edilen sanık, savcılığın itirazı üzerine yeniden tutuklanmıştı.

Mahkeme Kararı ve Beklentiler

Mahkeme, dosyadaki eksikliklerin giderilmesi için duruşmayı erteledi. Sanığın tutukluluk halinin devamına karar verilmesi, mağdur anne ve çocuğun bir nebze olsun rahatlamasına neden oldu. Ancak, davanın seyrinin nasıl ilerleyeceği ve sanığın alacağı ceza, kamuoyunun merakla beklediği konular arasında yer alıyor. Bu tür vakaların önüne geçilmesi için toplumun bilinçlendirilmesi, aile içi şiddete karşı sıfır tolerans politikası izlenmesi ve etkin yasal düzenlemelerin yapılması büyük önem taşıyor.

Bu üzücü olay, aile içi şiddetin ve çocuk istismarının ne denli ciddi bir sorun olduğunu bir kez daha gözler önüne serdi. Mahkemenin vereceği karar, benzer olayların önüne geçilmesi ve adaletin sağlanması açısından büyük önem taşıyor. Umuyoruz ki, bu dava emsal teşkil eder ve çocukların korunması konusunda daha hassas bir yaklaşım sergilenmesine katkı sağlar.