CHP Genel Başkan Yardımcısı Gökçe Gökçen, emniyet mensuplarının protestolara katılan gençlerin ailelerini arayarak baskı kurduğu iddialarına sert tepki gösterdi. Gökçen, "Kanunsuz emir de, bunu uygulamak da suçtur" diyerek hem emniyeti hem de yargıyı uyardı. Darp izleri ve ters kelepçelerle ilgili tüm ihlalleri raporladıklarını vurgulayan Gökçen, yaşananların kabul edilemez olduğunu belirtti.
Esila Ayık'ın Mesajı ve Gençlerin Kararlılığı
Gökçen, Bakırköy Cezaevi önünde yaptığı açıklamada, Çağlayan Adliyesi'nde gençlerin, gazetecilerin ve avukatların yargılandığı duruşmayı takip ettiğini ve ardından Silivri ve Bakırköy Cezaevlerinde tutukluları ziyaret ettiğini söyledi. Ziyaret ettiği tutuklulardan Esila Ayık'ın mesajını paylaşan Gökçen, Ayık'ın "Bizlerden desteğinizi esirgemediğiniz için çok teşekkür ederiz. Eğer tahliye olacağımıza dair en ufak bir ümidim varsa, dışarıda bizler için uğraşan, çabalayan sizler, halk sayesinde" dediğini aktardı.
Gökçen, Belçika'da yaşayan ve fotoğrafçılık okuyan Esila Ayık'ın, ülkesinin geleceğini düşündüğü için Türkiye'ye döndüğünü ve protestolara katıldığını belirtti. Ayık'ın elinde tuttuğu bir döviz nedeniyle cumhurbaşkanına hakaretten tutuklandığını ifade eden Gökçen, bu durumun kabul edilemez olduğunu vurguladı.
Gökçen, Ayık'ın sağlık durumuyla ilgili de bilgi vererek, bazı tahlillerin yapılması gerektiğini ve cezaevi yönetimiyle görüştüklerini, durumu takip etmeye devam edeceklerini söyledi. Ayık'ın moralinin yüksek olduğunu belirten Gökçen, ilaçlarının geciktiği günlerde ödemlerinin arttığını ancak bugün daha iyi olduğunu ifade ettiğini aktardı.
Can Atalay'ın Mesajı ve TBMM'nin Sorumluluğu
Gökçen, tutuklu Hatay Milletvekili Can Atalay ile de görüştüğünü ve Atalay'ın "Merhaba, mesele bir milletvekilinin anayasaya aykırı olarak Silivri'de tutulmasının çok ötesinde TBMM'nin anayasal düzeni askıya almaktan vazgeçmesidir. TBMM Başkanı'nın tek görevi anayasaya uymaktır" mesajını paylaştı. Gökçen, TBMM Başkanvekili Gülizar Biçer Karaca ve Trabzon Milletvekili Sibel Suiçmez'in anayasaya sahip çıkmasının ve anayasadan gelen görevlerini yapmasının önemine dikkat çekti.
Numan Kurtulmuş'un milletvekillerini suçlayarak tehdit ettiğini belirten Gökçen, Kurtulmuş'a yetkisini hatırlattı ve milletvekilliğinin düşürülmesine dair işlemin yok hükmünde olduğunu savundu.
Kanunsuz Emirlere Karşı Uyarı
Gökçen, Ekrem İmamoğlu ile de görüştüğünü ve İmamoğlu'nun moralinin yüksek olduğunu söyledi. İmamoğlu'nun gözaltına alınmasından sonra gençlerin sokağa çıktığını ve insanların hak aradığını belirten Gökçen, bu süreçte yasadışı olayların meydana geldiğini ifade etti. Bazı emniyet mensuplarının reşit olmuş gençlerin ailelerini arayarak baskı kurduğunu iddia eden Gökçen, "Buradan uyarıyorum, hukuka ve yasalara uymak herkesin görevidir. Kanunsuz emir de, kanunsuz emirleri uygulamak da suçtur" dedi.
Gökçen, gençleri susturacaklarını düşünenlerin yanıldığını, çünkü tutuklandıklarında, gözaltına alındıklarında veya hukuksuz şekilde ailelerine şikayet edildiklerinde gençlerin daha da öfkelendiğini ve demokrasiye sahip çıkmak için daha büyük bir azimle hareket ettiklerini vurguladı. Hem emniyet mensuplarını hem de tutukluluk kararı veren hakimlere uyarıda bulunan Gökçen, darp izlerini gördükleri ve ters kelepçe taktıklarını bildikleri kişilerin durumlarını raporladıklarını belirtti.
Sonuç
CHP'li Gökçe Gökçen'in açıklamaları, Türkiye'deki mevcut siyasi atmosferde yaşanan gerginlikleri ve hukuksuzluk iddialarını bir kez daha gündeme taşıdı. Özellikle gençlerin protesto haklarını kullanmalarının engellenmesi ve ailelerinin hedef alınması, demokratik değerlere aykırı bir durum olarak değerlendiriliyor. Gökçen'in uyarıları, hem emniyet güçlerine hem de yargı mensuplarına yönelik önemli bir mesaj niteliği taşıyor ve hukukun üstünlüğüne vurgu yapıyor.