
Başkan'dan Efes Kanal Projesi'ne Şok Eleştiri! Doğa Alarm Veriyor!
Efes Selçuk Belediye Başkanı Filiz Ceritoğlu Sengel, Zeytinköy Mahallesi'nde bulunan Kazan Gölü'nde yaşanan balık ölümleri ve Efes Kanal Projesi'ndeki eksikliklere dikkat çekerek yetkililere çağrıda bulundu. Başkan Sengel, projenin doğa üzerindeki olumsuz etkilerine vurgu yaparak acil önlem alınması gerektiğini belirtti.
Efes Kanal Projesi'ne Sert Eleştiri
Başkan Sengel, Küçük Menderes Nehri'nin ağzının alüvyonlarla kapanmasının, Devlet Su İşleri (DSİ) tarafından yürütülen Efes Kanal Projesi'ndeki eksiklerden kaynaklandığını savundu. Projenin ÇED Raporu olmaksızın ve bölgenin arkeolojik ve doğal sit alanı olduğu göz ardı edilerek hayata geçirilmeye çalışıldığını ifade etti. İzmir Büyükşehir Belediyesi'ne bağlı İZSU ekiplerinin bölgeye gelerek kanal ağzını açmaya çalıştığını belirten Sengel, desteklerinden dolayı teşekkür etti.
Sengel, "Herkesin bildiği gibi 35 Projeden biri olan Efes Kanal Projesi adı altında 2013 yılında açıklamasının yapılıp da işlemlere başlanması ve buralar için ÇED gerekli değildir raporunun verilmesi üzerine Kanal Projesi’ni başlatan DSİ devamı olan mendirek ve aynı zamanda o düzenlemeleri yapmadıkları için Küçük Menderes’in halihazırda alüvyon taşıması ve de kumulların burayı katması nedeniyle geriye doğru bir şişme yapıyor. Oluşan bu şişme hem su anlamında yoğunluğu sağladığı için ne yazık ki, Küçük Menderes’te Kazan Gölü’nde ve göller bölgesi diye adlandırdığımız alanda yetişen balıkların ölümüne sebep oluyor. Floranın değişmesine ve doğanın tahrip olmasına sebep oluyor" dedi.
Doğal Sit Alanları Tehlike Altında
Başkan Sengel, projenin bilimsellikten uzak bir anlayış üzerine temellendirildiğini ve bölgedeki doğal sit alanlarının zarar gördüğünü vurguladı. "Bulunduğumuz alanlar birinci derece doğal sit alanlarıdır. Biraz ilerisine gittiğimiz zaman arkeolojik sit alanları var. Bir projeyi yaparken enine boyuna düşünmeden sadece 'bir an önce başlayalım' diyerek, 'ÇED gerekli değildir' diyerek, Çevresel Etki Değerlendirme raporlarının alınmaması, 'kolonları olmayan ve gerçekten bilimden uzak oldurtmaya çalışıyoruz' mantığıyla yapılan bütün projelerin yaşanmış sonuçları ne yazık ki bunlar. Yaşanılan sonuçlar doğaya tahribat, insanlığa zarar, tarım alanlarının yok olması, arkeolojik ve doğal sit alanlarının tamamen yok olmasına neden oluyor" şeklinde konuştu.
Başkan'dan Yetkililere Çağrı
Sengel, Şehir Plancıları Odası tarafından açılan dava ile Kanal Projesi'nin ÇED Raporunun alınması gereken bir proje olduğunun hukuki olarak da altının çizilmesine rağmen projenin gerekli dayanaklardan yoksun bir şekilde devam ettiğini belirtti. Doğa tahribatının önüne geçmek için kurumlara çağrıda bulunan Sengel, "DSİ ve aynı zamanda Çevre ve Şehircilik ile ilgili olan ve Ulaştırma Bakanlığı dahil olmak üzere bütün yetkilileri görevlerini ifa etmeye ve Efes Selçuk gibi kıymetli toprakların, doğal sit alanlarının, arkeolojik sit alanlarının artık daha fazla birçok esastan mahrum edilmemesi ve korunup kollanması için göreve davet ettiğimi bir belediye başkanı ve bir yurttaş olarak beyan ederim. Bu yaşadığımız durum aslında başkalarının başlattığı ama bitiremediği ve her seferinde siyasi söylemler halinde “proje, proje” diye bahsedilip en sonunda doğayı tahrip etmenin sonucu olarak hepimizin gözleri önünde duruyor" dedi.
Zeytinköy Muhtarı Mesut Selvi de yetkililere seslenerek, Küçük Menderes'in denize bağlandığı yerdeki kanalın açılması ve balıkların kurtarılması için müdahale talep etti. Köy sakinlerinden Davut Arıbeyi ise balık ölümlerinin nedeninin Küçük Menderes'in denizle bağlantısının kapalı olması olduğunu belirtti.
Uzun yıllardır Zeytinköy'de yaşayan ve balıkçılık yapan Hüseyin Subaşı, Küçük Menderes'in kirliliğinden hem balıkların hem de tarım ürünlerinin etkilendiğini belirterek, kanalların köyden ayrılması gerektiğini vurguladı. Subaşı, "Köyden gelen kanalların Menderes’ten ayrılıp denize ayrı bir hat verilmesi lazım. Çok bir şey değil, 500-600 metre bir kanal açılacak. Devlet Su İşleri mi buna izin verecek, Milli Parklar mı izin verecek, Çevre Şehircilik Bakanlığı mı izin verecek kiminle görüşmek gerekiyorsa bunu kurtarmamız lazım. Yoksa köyün hem narını hem balığını tehdit ediyor hem de doğasını tehdit ediyor. Coğrafyaya bakın lütfen Efes’in, Kuşadası’nın dibindeyiz ama Menderes’i pislik götürüyor. Torbalı’nın, Tire’nin, Ödemiş’in pisliği Zeytinköy’e akıyor. Yetkililere sesleniyoruz; lütfen gelin ve burayla ilgilenin biz de köylüler olarak size yardımcı olalım. Doğayı katlediyoruz" dedi.
Efes Selçuk'ta yaşanan bu çevre sorunları, yetkililerin dikkatini çekmeyi ve acil önlemler alınmasını gerektiriyor. Kazan Gölü'ndeki balık ölümleri ve Efes Kanal Projesi'nin yarattığı tahribat, bölgedeki doğal yaşamın ve tarım alanlarının geleceği için büyük bir tehdit oluşturuyor. Umuyoruz ki, ilgili kurumlar bu çağrıya kulak vererek, doğayı koruma adına somut adımlar atacaktır.














