05 Mayıs 2025 Pazartesi

Basın Özgürlüğü Alarmı! Mitinge Ceza, Habere Tutuklama Şoku!

CHP Eskişehir Milletvekili Çakırözer, partisinin Mart ayı Basın Özgürlüğü Raporu'nu yayımlayarak Türkiye'deki basın özgürlüğünün durumuna dikkat çekti. Raporda, İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun diplomasının iptali ve gözaltına alınma kararı sonrasında başlayan protestoları takip eden gazetecilere yönelik engellemeler, gözaltılar ve tutuklamalar ile televizyon kanallarına verilen ağır yaptırımlar ve sosyal medyaya uygulanan sansür vurgulandı. Rapor, basın özgürlüğünün ciddi şekilde kısıtlandığına işaret ediyor.

Gazetecilere Yönelik Baskılar Artıyor

Rapora göre, Mart ayında gazeteciler en az 70 kez hakim karşısına çıkmak zorunda kaldı. Gözaltına alınan 20 gazeteciden 8'i tutuklandı. Protestoları izleyen gazeteciler darbedilip, gözaltına alınıp tutuklanırken, yabancı gazeteciler sınır dışı edildi. Bu durum, gazetecilerin haber yapma özgürlüğünün ciddi şekilde engellendiğini gösteriyor. Özellikle protesto gösterileri sırasında gazetecilere yönelik şiddet ve tutuklamalar, basın özgürlüğü açısından kaygı verici bir tablo ortaya koyuyor.

Raporda yer alan bazı ihlaller şu şekilde sıralandı:

  • Gazetecilere hapis cezaları verildi.
  • Gazeteciler hakkında adli kontrol kararları verildi.
  • Gazetecilerin pasaportlarına kısıtlama getirildi.
  • Gazeteciler gözaltına alındı ve ifade verdi.
  • Gazetecilere ev hapsi kararı verildi.
  • Gazeteciler sosyal medyada hedef gösterildi ve tehdit edildi.

RTÜK'ten Kanallara Ağır Cezalar

RTÜK, İmamoğlu ve beraberindeki isimlerin gözaltına alınmasıyla başlayan eylemleri canlı yayınlayan kanallara ceza yağdırdı. SCZ TV'ye 10 gün ekran karartma cezası verilirken, Tele 1, Now TV ve Halk TV'ye de ağır yaptırımlar uygulandı. Bu cezalar, RTÜK'ün iktidarın baskısıyla hareket ederek muhalif kanalları susturmaya çalıştığı eleştirilerine neden oluyor.

CHP'li Çakırözer, konuya ilişkin yaptığı açıklamada şunları söyledi:

Tek adam yönetimi ve onun sopasına dönüşen kurumlar, İmamoğlu’na yapılan hukuksuzluğa ve seçme haklarını elinden alınmasına karşı meydanları dolduran milyonların haykırışının duyulmasını engellemek için gazetecileri, televizyon kanallarını ve sosyal medyayı hedef aldı. Bir kişinin iktidarını korumak uğruna tamamen hukuksuz, Anayasa’yı yok sayan kararlarla milyonların haber alma hakkı yine engellendi.

Sosyal Medyaya Sansür ve Engellemeler

Raporda, hükümetin sosyal medyaya yönelik kısıtlamalarına da dikkat çekildi. İmamoğlu ve diğer gözaltıların yapıldığı günlerde X, YouTube, Instagram, Facebook, TikTok, Telegam ve Signal gibi platformlara erişim sorunu yaşandı. İktidarın baskısıyla çok sayıda X hesabına ve sosyal medya paylaşımına erişim engeli getirildi. Bu durum, ifade özgürlüğünün kısıtlandığı ve halkın haber alma hakkının engellendiği eleştirilerine yol açıyor.

Türkiye'de basın özgürlüğüne yönelik artan baskılar, ülkenin demokratikleşme sürecini olumsuz etkiliyor. Gazetecilere yönelik şiddet, tutuklamalar, RTÜK cezaları ve sosyal medya engellemeleri, halkın haber alma hakkını kısıtlayarak kamuoyunun doğru bilgilendirilmesini engelliyor. Bu durum, Türkiye'nin uluslararası arenadaki itibarını da zedeliyor. Basın özgürlüğünün sağlanması, demokrasinin güçlenmesi ve halkın doğru bilgilendirilmesi için hayati önem taşıyor.

İlgili Haberler