Sandıkta Gereği Yapılır! Türkiye Nereye Gidiyor?

Türkiye, züccaciye dükkanına giren fil misali, kuralsız, sorgusuz sualsiz her şeyin alt üst edildiği bir süreçten geçiyor. Ekonomi batmış, işsizlik, yoksulluk hatta açlık toplumu esir almış; yargı bitmiş, adalet sıfırlanmış, milli eğitim orta çağ zihniyetine dönmüş durumda. Ülke gerçekten zorda ve geleceği öngörmek mümkün değil.

Gazetecilere Baskı Artıyor

Bu gerçekleri yazan, söyleyen, halkın yanında duran gazeteciler iktidar için 'baş düşman' ilan ediliyor. Toplum üzerinde etkinliği, ses getiren yayıncılığı olan gazeteciler, Fatih Altaylı örneğinde olduğu gibi, tutsak edilip susturuluyor. Altaylı, bu iktidar döneminin zulmünden payını alan ilk gazeteci değil ve muhtemelen son da olmayacak.

Bir kamuoyu anketini yorumlarken, Osmanlı döneminden verdiği örnekle Türk halkının ferasetini anlatmak, iktidar için 'Cumhurbaşkanını tehdit' suçu oluşturabiliyor! İçinde küfür, hakaret, aşağılama olmayan konuşma ve yazılar eğer muhalif bir içerik taşıyorsa, rahatlıkla 'suç veya tehdit' olabiliyor. 'Dokunan yanar' dönemi aynen devam ediyor.

Muhalefete Yönelik Baskılar

Gerçekleri dile getirmeye çalışan, halkın nezdinde 'tercih edilir' duruma gelen parti ve siyasetçiler için de aynı durum geçerli. Mümkünse muhalefet partisine dahi çökme hesapları yapılıyor, halkın teveccüh gösterdiği siyasetçiler hapse atılıyor, 'tutuksuz yargılama' ilkesi hiçe sayılıyor, belediyelere çökülüyor!

Çökemediğin yerde paraları kesilerek nefes alamaz, hizmet yapamaz hale getiriliyor. Bütün bunlar neden? İktidarlarını sürdürmek, koltuklarını korumak için. Ayağının altındaki taşları temizlemek, yoluna çıkanı ezip geçmek için yargı aparat haline getiriliyor.

İti uğursuzu kriminal tipleri afla hapisten çıkarılıyor ki, muhaliflere yer açılsın. Dışarı saldığın yeni suçlara bulaşmış insanların canı kimin umurunda? İşte İzban'da öldürülen güvenlik görevlisi; Kurban bayramında salıverilen bir suç makinasının 'icraatı'. Sokakta her an bir suç makinasına rastlamak mümkün.

Sandıkta Hesap Günü

Baskıcı rejimlerde, muhalif olmak ateşten gömlektir. Yargı, hak hukuk adalet rejime hizmet ediyorsa, gözünün üzerinde kaşın var diyene hapis yolu görünür. Ancak her şey sandık milletin önüne gelinceye kadardır. Unutulmamalıdır ki, sandıkta gereği yapılır. Halkın iradesiyle bu gidişata son verilebilir ve ülke yeniden adalet, demokrasi ve refah yoluna girebilir.