Özel Okula Yüz Tanıma Cezası! KVKK'dan 700 Bin TL Şok Ceza!
İzmir Ege Haberleri

Özel Okula Yüz Tanıma Cezası! KVKK'dan 700 Bin TL Şok Ceza!


24 November 20255 dk okuma4 görüntülenmeSon güncelleme: 24 November 2025

İstanbul'da bir özel okulda uygulanan yüz tanıma sistemi, Kişisel Verileri Koruma Kurumu (KVKK) tarafından cezalandırıldı. Öğretmenlerin şikayeti üzerine başlatılan inceleme sonucunda, okulun 700 bin TL idari para cezası ödemesine karar verildi. Bu karar, özel okullarda uygulanan benzer sistemlerin yasal dayanağı ve sınırları konusunda önemli bir tartışma başlattı.

Yüz Tanıma Sistemi Şikayeti ve KVKK Süreci

Öncü Derya Eğitim Hizmetleri ve Tic. A.Ş. isimli özel okul, 2021 yılından itibaren okula giriş ve çıkışlarda "yüz tanıma sistemi" kullanmaya başladı. Bu durumdan rahatsız olan bazı öğretmenler, avukatları aracılığıyla KVKK'ya başvurarak kişisel verilerinin izinsiz kaydedildiğini iddia etti. Başvuruda, öğretmenlerin işlerini kaybetme korkusuyla uzun süre sessiz kaldıkları ancak yüz tanıma sisteminin "özel nitelikli kişisel veri" olan yüzlerini kaydetmesi ve depolaması nedeniyle şikayetçi oldukları belirtildi.

Şikayet dilekçesinde şu ifadelere yer verildi:

"Müvekkiller işlerini kaybetme, işten çıkarılma korkusuyla bu suç karşısında sessiz kalmışlar ve şikayet etmemişlerdi. Her gün işe giriş ve çıkışlarda müvekkillerin biyometrik veri olan özel nitelikli kişisel verilerini yani yüzlerini kaydetmişler ve depolamışlardır."

Okul yönetimi ise KVKK'ya gönderdiği savunmada, yüz tanıma sistemi dışında kartlı giriş-çıkış seçeneğinin de bulunduğunu, çalışanlardan açık rıza metinlerinin alındığını ve sistemin güvenlik amacıyla kullanıldığını savundu. Ancak KVKK, bu savunmayı yeterli bulmayarak okulun Kişisel Verileri Koruma Kanunu'na aykırı davrandığına hükmetti.

KVKK'nın Gerekçeli Kararı ve Hukuki Değerlendirme

KVKK, kararında okulun, kişisel verilerin işlenmesinde "işlendikleri amaçla bağlantılı, sınırlı ve ölçülü olma" ilkesine ve veri güvenliğini sağlama yükümlülüğüne aykırı davrandığını vurguladı. Kurul, her ne kadar çalışanlardan açık rıza alınmış olsa da, bu rızanın özgür iradeyle verilmediği ve işleme faaliyetinin genel ilkelere uygun olmadığı gerekçesiyle biyometrik verilerin işlenmesini hukuka aykırı buldu.

Kararda ayrıca şu ifadelere yer verildi:

"Mesai kontrol sisteminin şekli ve içeriği dikkate alındığında, sözü edilen uygulama, amaca ulaşmak için daha az müdahaleci yöntemler mevcut iken biyometrik veriler işlenmek suretiyle giriş, çıkış ve geçiş takibi yapılması, amaçla bağlantısı ve ölçülü olma ilkesine aykırıdır."

Şikayetçi öğretmenlerin avukatı Ferhat Güngör ise kararı değerlendirerek, işverenlerin çalışanlarına istedikleri gibi davranamayacağını, hukuk devletinde kanunlar çerçevesinde hareket etmek zorunda olduklarını belirtti. Güngör, yüz tanıma sistemleri ve kamera ile izleme gibi uygulamaların Kişisel Verileri Koruma Kanunu'na aykırı olduğunu vurguladı ve vatandaşları bu tür durumlarda KVKK'ya başvurmaya çağırdı.

Özel Okullarda Yüz Tanıma Sistemleri: Geleceği Ne Olacak?

Bu karar, özel okullarda ve diğer kurumlarda uygulanan yüz tanıma sistemlerinin geleceği hakkında önemli soruları gündeme getirdi. KVKK'nın bu kararı, benzer uygulamaların yasal dayanağını ve sınırlarını yeniden değerlendirmeye zorlayacak gibi görünüyor. İşverenlerin, çalışanların kişisel verilerini koruma yükümlülüklerini daha ciddiye almaları ve daha az müdahaleci yöntemler aramaları gerekecek.

Peki, bu karar sonrasında özel okullarda yüz tanıma sistemleri tamamen ortadan kalkacak mı? Yoksa daha sıkı düzenlemelerle ve çalışanların açık rızasının alınmasıyla bu sistemler varlığını sürdürecek mi? Bu soruların cevabı, önümüzdeki dönemde KVKK'nın benzer konulardaki kararları ve yasal düzenlemelerle netlik kazanacak.