Kütahya'da yaşanan peş peşe depremler, bölge halkında tedirginliğe yol açtı. AFAD'ın (Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı) verilerine göre, ilde meydana gelen iki ayrı depremin büyüklüğü de 3.9 olarak ölçüldü. Depremlerin merkez üssü ise Simav ilçesi olarak belirlendi. Vatandaşlar, art arda yaşanan sarsıntılarla büyük panik yaşadı.
Kütahya'da Deprem Paniği
İlk deprem, sabaha karşı saat 02.45'te meydana geldi. Vatandaşlar uykudayken yaşanan sarsıntı, büyük bir korku ve telaşa neden oldu. Ardından, sabah saat 07.21'de ikinci bir deprem daha yaşandı. Her iki depremin de aynı büyüklükte olması ve merkez üssünün aynı bölge olması, endişeleri daha da artırdı. AFAD, depremlerin ardından yaptığı açıklamada, herhangi bir olumsuz durumun yaşanmadığını bildirdi. Ancak, yetkililer, olası artçı sarsıntılara karşı vatandaşları uyardı.
AFAD'dan Açıklama
AFAD'ın resmi internet sitesinde yer alan bilgilere göre, 28 Nisan 2025 tarihinde yaşanan ikinci depremin detayları şu şekilde:
- Büyüklük: 3.9 (Mw)
- Yer: Simav (Kütahya)
- Tarih: 2025-04-28
- Saat: 07:21:09 TSİ
- Enlem: 39.21528 N
- Boylam: 28.99167 E
- Derinlik: 6.13 km
AFAD, bölgedeki sismik hareketliliği yakından takip ettiğini ve gerekli önlemlerin alındığını duyurdu. Vatandaşların panik yapmaması ve yetkililerin açıklamalarını dikkate alması gerektiği vurgulandı.
Türkiye'de Deprem Gerçeği
Türkiye, aktif bir deprem kuşağında yer almaktadır. Bu nedenle, ülkemizin farklı bölgelerinde sık sık depremler yaşanmaktadır. Özellikle Kuzey Anadolu Fay Hattı (KAF) ve Doğu Anadolu Fay Hattı (DAF) üzerinde bulunan şehirler, deprem riski açısından daha yüksek bir potansiyele sahiptir. Kütahya da, KAF'a yakınlığı nedeniyle deprem riski taşıyan illerimizden biridir. Bu nedenle, bölgede yaşayan vatandaşların deprem konusunda bilinçli olması ve gerekli önlemleri alması büyük önem taşımaktadır.
Kütahya'da yaşanan bu depremler, Türkiye'nin deprem gerçeğini bir kez daha gözler önüne serdi. Vatandaşların deprem bilinciyle hareket etmesi, binaların depreme dayanıklı hale getirilmesi ve acil durum planlarının yapılması, olası bir felaketin etkilerini en aza indirmek için hayati öneme sahiptir. Yetkililerin de bu konuda gerekli çalışmaları titizlikle yürütmesi ve vatandaşları sürekli bilgilendirmesi gerekmektedir.