İzmir'de beklenen yağışların düşmemesiyle birlikte barajlardaki doluluk oranları kritik seviyelere geriledi. Geçen seneye oranla yaşanan bu düşüş, İzmir'de su kıtlığı endişelerini beraberinde getirdi. İşte detaylar...
İzmir Barajlarında Alarm Zilleri Çalıyor
İzmir'de sonbahar ve kış aylarının kurak geçmesi, Nisan ayında da beklenen yağışların olmaması barajlardaki su seviyesini olumsuz etkiledi. İzmir Su ve Kanalizasyon İdaresi'nin (İZSU) 2 Mayıs verilerine göre, kentteki barajların doluluk oranları geçen yılın aynı dönemine göre ciddi oranda azaldı. İşte barajlardaki son durum:
- Tahtalı Barajı: Şehrin içme suyunun yaklaşık yarısının karşılandığı Tahtalı Barajı'nda doluluk oranı %30.55'ten %15.51'e düştü.
- Balçova Barajı: Doluluk oranı %75.92'den %42.48'e geriledi.
- Güzelhisar Barajı: Doluluk oranı %85.96'dan %65.87'ye düştü.
- Alaçatı Kutlu Aktaş Barajı: Doluluk oranı %40.81'den %16.66'ya geriledi.
- Ürkmez Barajı: Doluluk oranı %42.56'dan %26.42'ye düştü.
Bu düşüşler, İzmir'in su kaynakları açısından ne kadar kritik bir durumda olduğunu gözler önüne seriyor.
"İzmir Fakirin de Fakiri"
Türkiye Bilimler Akademisi (TÜBA) Çevre, Biyoçeşitlilik ve İklim Değişikliği Çalışma Grubu Üyesi Prof. Dr. Doğan Yaşar, İzmir'in su potansiyeli açısından Türkiye ortalamasının altında olduğunu vurgulayarak şu ifadeleri kullandı:
Türkiye'de kişi başı su potansiyeli 1340 metreküp, İzmir'de ise 600 metreküp. Türkiye su fakirliği sınırlarına geliyor ama İzmir fakirin de fakiri.
Bu durum, İzmir'in su kaynaklarının korunması ve verimli kullanılması konusunda daha da dikkatli olunması gerektiğini gösteriyor.
İzmir'deki barajlarda yaşanan bu düşüş, iklim değişikliğinin etkilerini açıkça gözler önüne seriyor. Su kaynaklarının korunması, su tasarrufu bilincinin artırılması ve alternatif su kaynaklarına yönelmek, İzmir'in geleceği için hayati önem taşıyor. Aksi takdirde, İzmir'i susuz bir gelecek bekleyebilir.