İzmir Körfezi'nde Balık Katliamı! Yaz Kabusu Geri mi Döndü?
İzmir Ege Haberleri

İzmir Körfezi'nde Balık Katliamı! Yaz Kabusu Geri mi Döndü?


30 May 20255 dk okuma8 görüntülenmeSon güncelleme: 09 July 2025

İzmir Körfezi'nde geçtiğimiz yaz yaşanan ve büyük yankı uyandıran balık ölümleri, havaların ısınmasıyla birlikte yeniden gündeme geldi. Prof. Dr. Doğan Yaşar, yetersiz önlemlerin bu acı tabloyu tekrar yaşattığını belirterek, "Ne bekliyoruz ki, zaten böyle bir durumla karşılaşacaktık" ifadelerini kullandı. Peki, İzmir Körfezi'ndeki bu tehlikeli durumun arkasında yatan sebepler neler?

Körfez Neden Alarm Veriyor?

Prof. Dr. Doğan Yaşar, İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin çevre politikalarını eleştirerek, bilimsel yaklaşımlardan uzaklaşıldığını savundu. Körfezdeki kötü koku ve balık ölümlerinin arttığına dikkat çeken Yaşar, Çiğli Arıtma Tesisi'nin körfez temizliğine beklenen katkıyı sağlamadığını vurguladı. Yaşar'a göre, çözüm arıtma tesislerinde değil, fabrikaların arıtma sistemlerinin etkin bir şekilde çalıştırılmasında yatıyor.

Yaşar, "İzmir Büyükşehir Belediyesi maalesef her konuda bilimden çok uzak yönetiliyor. Şu anda körfez kokuyor. Bostanlı civarında balık ölümleri olmuş. Dün arayanlar oldu, 'Hocam balık ölümleri olmuş' diye. Ne bekliyoruz ki, zaten böyle bir durumla karşılaşacaktık" dedi.

Çözüm Ne? Fabrikalar mı, Arıtma Tesisleri mi?

Körfez kirliliğinin önlenmesi için fabrikaların arıtma sistemlerinin düzenli olarak çalıştırılması ve sıkı denetimlerin yapılması gerektiğinin altını çizen Prof. Dr. Yaşar, geçmişte Ahmet Piriştina döneminde uygulanan başarılı çevre politikalarına dikkat çekti. O dönemde Halkapınar'da piknik yapıldığına vurgu yaparak, "Sizin yapmanız gereken tek şey arıtmaları çalıştırmak olacak. Ahmet Piriştina döneminde bunu gördük. Halkapınar’da piknik yapıyorduk" şeklinde konuştu.

Peki, körfezdeki kirliliğin önüne geçmek için neler yapılmalı? İşte Prof. Yaşar'ın önerileri:

  • Fabrika atıklarının arıtılması için sıkı denetimler yapılmalı.
  • Arıtma tesislerinin verimliliği artırılmalı.
  • Çevre bilincini artırmaya yönelik eğitimler düzenlenmeli.
  • Halkın katılımıyla çevre politikaları geliştirilmeli.

İzmir Körfezi'ndeki balık ölümleri ve çevre kirliliği, sadece yerel bir sorun olmaktan öte, tüm ülkeyi ilgilendiren önemli bir meseledir. Yetkililerin, bilimsel verilere dayanarak kalıcı çözümler üretmesi ve çevre duyarlılığını ön planda tutması gerekmektedir. Aksi takdirde, İzmir Körfezi'ni bekleyen tehlike giderek büyüyecek ve geri dönüşü olmayan sonuçlara yol açabilecektir. Bu durum sadece deniz canlılarını değil, insan sağlığını da tehdit etmektedir. Unutulmamalıdır ki, temiz bir çevre sağlıklı bir yaşamın temelidir.