İzmir'de Sendikalardan Eğitimde Orta Çağ Alarmı! Ne Değişiyor?
İzmir Ege Haberleri

İzmir'de Sendikalardan Eğitimde Orta Çağ Alarmı! Ne Değişiyor?


12 July 20255 dk okuma2 görüntülenmeSon güncelleme: 12 July 2025

İzmir'de eğitim sendikaları, Anayasa'da yapılan değişikliklerin ardından eğitim sisteminin laiklik ilkesinden uzaklaşarak Orta Çağ zihniyetine doğru evrildiğini belirterek sert tepki gösterdi. Sendikacılar, yapılan değişikliklerin eğitimde fırsat eşitsizliğine yol açtığını ve bilimsel eğitimin önünü tıkadığını savundu. Eğitimdeki bu dönüşümün kaygı verici olduğunu vurgulayan sendikalar, yetkilileri uyardı.

Eğitimde Orta Çağ Zihniyeti Tehlikesi

Eğitim-Sen İzmir 1 No’lu Şube Başkanı Hamdi Çalık, Anayasa değişiklikleriyle eğitimde yaşanan karmaşaya dikkat çekti. Çalık, "Eğitimi düzenleyen yasalarda yapılan değişiklikler, esas olarak pratik müdahalelerle eğitim alanında bir Orta Çağ zihniyetine dönüşüm gayretini gösteriyor" dedi. Laiklik ilkesinin göz ardı edildiğini ve karma eğitimin sonlandırılması girişimlerinin olduğunu belirten Çalık, bu durumun bir Ortadoğululaştırma rejiminin dirilmesi gayreti olduğunu savundu.

Çalık, bilimsel, sorgulayıcı ve neden-sonuç ilişkileriyle düşünceyi geliştiren kuşaklar yerine, daha çok geleneklere bağlı düşünme biçiminin inşa edildiğini ifade etti. Yeni bir sivil Anayasa talebine de dikkat çeken Çalık, bu talebin toplumu demokratik toplumlar zemininden biat eden toplumlar zeminine taşımayı mı hedeflediğini sorguladı.

Hamdi Çalık'ın açıklamalarından satır başları:

  • "Eğitimde Orta Çağ zihniyetine dönüşüm gayreti var."
  • "Laiklik ilkesi göz ardı ediliyor."
  • "Karma eğitim sonlandırılmaya çalışılıyor."
  • "Bilimsel eğitim yerine geleneklere bağlı düşünme biçimi inşa ediliyor."

Eğitimde Ayrışma ve Çelişkiler

Eğitim-İş Sendikası İzmir 1 No’lu Şube Başkanı Özgür Şen de Anayasa değişikliğindeki eğitim politikaları ile pratiğin arasında ciddi farklılıklar olduğuna işaret etti. Şen, "Özellikle son yıllarda, Anayasa’da yapılan değişikliklerin ardından eğitim politikalarının yönü ve pratiği arasında ciddi bir ayrışma gözleniyor. Kâğıt üzerinde ‘parasız, bilimsel ve laik’ olarak tanımlanan eğitim sistemi; uygulamada ne yazık ki giderek piyasacı ve dini referanslara dayalı bir çerçeveye oturtulmuş" ifadelerini kullandı.

Şen, eğitimin girdiği süreçte 'dinselleşme, ticarileşme ve merkezileşme' çabalarının ön plana çıktığını ve imam hatipler için bir kaynak artışına gidildiğini belirtti. Özel okullara sağlanan teşvik ve desteklerin, kamusal eğitimdeki eşitlik ilkesini zedelediğini ve toplumsal sınıflar arası uçurumu derinleştirdiğini vurguladı. Ayrıca, birçok devlet okulunda velilerin kayıt sırasında 'bağış' adı altında ödemeler yaptığını ve çocuklarının temel ihtiyaçlarını kendi imkânlarıyla karşılamaya çalıştığını belirten Şen, bu durumun Anayasa’nın ‘eğitim parasızdır’ hükmüyle ciddi bir çelişki içinde olduğunu söyledi.

Eğitimde Gelecek Nasıl Olmalı?

Sendikalar, eğitim sisteminin herhangi bir ideolojik ya da siyasal hedefin aracı olmaktan çıkarılarak; çağın gereklerine uygun, özgür düşünceyi besleyen, bilimi ve laikliği temel alan bir yapıya kavuşturulmasını savunuyor. Eğitimde fırsat eşitliği, kamusal sorumluluk ve nitelikli öğretimin, geleceğin teminatı olduğunu vurgulayan sendikalar, eğitimin günübirlik kararlarla değil; toplumun tüm kesimlerinin ortak aklıyla ve evrensel ilkeler doğrultusunda şekillenmesi gerektiğini belirtiyor. Anayasal güvencenin ancak bu şekilde gerçek anlamına kavuşabileceği ifade ediliyor.