İstanbul Büyükşehir Belediyesi'ne yönelik operasyonların ardından CHP'nin Cumhurbaşkanı Adayı ve İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun gözaltına alınmasıyla başlayan protestolarda, İzmir'de tutuklanan öğrencilerin tamamının serbest bırakıldığı haberi geldi. Bu gelişme, öğrenci aileleri ve destekçileri tarafından sevinçle karşılandı. 19 Mart'ta başlayan eylemlerde tutuklanan öğrencilerin ailelerinin, dayanışma amacıyla kurduğu Anne Baba Dayanışma Ağı, sosyal medya üzerinden yaptıkları paylaşımla bu müjdeli haberi duyurdu.
Öğrenci Ailelerinden Teşekkür ve Dayanışma Mesajı
Anne Baba Dayanışma Ağı'nın sosyal medya paylaşımında şu ifadelere yer verildi: "İzmir'de tüm tutuklu çocuklarımız serbest bırakıldı. Hala tutuklu olan tüm çocuklarımız serbest bırakılıncaya kadar çocuklarımızın 'Sesimiz olmayı bırakmayın' sesine ses olmaya devam edeceğiz." Bu mesaj, dayanışmanın önemini vurgularken, diğer tutuklu öğrencilerin de serbest bırakılması için mücadeleye devam edeceklerinin altını çiziyor.
Anne Baba Dayanışma Ağı İzmir temsilcilerinden Yusuf Çakır, öğrencilerin serbest bırakılmasıyla ilgili yaptığı açıklamada, "Çocuklarımızın özgürlüğe kavuşması bizim için sevindirici. 19 Mart sürecinden itibaren gerek emniyet, gerek adliye önlerinde çocuklarımızın yaşadığı zorlukları, yaşadıkları insanlık dışı olayları protesto ettik. Kamuoyu oluşturmaya çalıştık. Çocuklarımız yalnızca anayasal haklarını kullandılar. Kendi gelecekleri için protesto haklarını kullandılar ve gözaltına alındılar, tutuklandılar. Geçtiğimiz bayramı hem biz anne babalara, hem de çocuklarına zehir ettiler." ifadelerini kullandı.
Boğaziçi Üniversitesindeki Gözaltılar Tepki Çekti
Boğaziçi Üniversitesi'nde yaşanan gözaltılara da değinen Çakır, "Geçtiğimiz bayram sosyal medya üzerinden yaptığımız paylaşımlarda da söylediğimiz gibi, 'Son çocuğumuz özgürlüğüne kavuşana kadar bize bayram yok'. Bu bayram da bayram kutlayamayacağız. Dün de Boğaziçi Üniversitesi'nden 93 öğrencimizi aldılar. Bunların büyük bir kısmını bıraksalar da bugün 15 çocuğumuzu adliyeye sevk ediyorlar. Bize bayram yaptırmamaya yeminli gibiler, böyle bir yönetim anlayışı var." şeklinde konuştu. Bu sözler, öğrenci haklarına yönelik ihlallere karşı duyulan tepkiyi açıkça ortaya koyuyor.
Öğrencilerin serbest bırakılması, Türkiye'deki ifade özgürlüğü ve protesto hakkı tartışmalarını yeniden alevlendirdi. Bu olay, sivil toplum kuruluşlarının ve insan hakları savunucularının öğrenci hakları konusundaki farkındalık çalışmalarının önemini bir kez daha gözler önüne serdi. Umuyoruz ki, gelecekte bu tür olaylar yaşanmaz ve öğrenciler anayasal haklarını özgürce kullanabilirler.
