İntegral Araştırma ve Danışmanlık Genel Koordinatörü Ümit Yaldız, İZTV'de katıldığı programda İzmir belediyelerindeki toplu iş sözleşmesi (TİS) sürecini ve yerel yönetimleri sert bir dille eleştirdi. Yaldız, belediye başkanlarının göreve hazırlıksız olduğunu ve kadro istikrarsızlığının yaşandığını iddia etti. Yaldız'ın bu açıklamaları İzmir siyasetinde büyük yankı uyandırdı.
İzmir Belediyelerinde Hazırlıksız Başkanlar mı?
Yaldız, Özgür Özel'in İzmir adaylarını belirleme sürecine atıfta bulunarak, "Özgür Özel’in ‘15 gün çalıştım İzmir adaylarını belirledim’ diye anlattığı o fotoğraftaki belediye başkanlarının birçoğu ne mental, ne siyasi ne de idari olarak bu görevlere hazır değillermiş. Buna kısmen Büyükşehir Belediye Başkanı da dâhil." dedi. Bu sözler, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı'nın da eleştirilerden nasibini aldığını gösteriyor.
Yaldız, belediyelerdeki kadro istikrarsızlığına da dikkat çekerek, görevden almaların devam ettiğini ve bunun da sorunlara yol açtığını belirtti. Ayrıca, belediye başkanlarının bir yılını doldurmasına rağmen henüz yıldızının parlamadığını ve fiziki projeler hayata geçirmediğini savundu. Yaldız, "Şu anda TİS’i konuşuyor olmamalıydık. Belediye başkanları 1 yılı doldurdu. Hangisinin yıldızı parlıyor, hangisi fiziki projeyi hayata geçirdi. Aralarındaki rekabet nasıl? Bu soruları sormamız gerekiyordu." şeklinde konuştu.
Ekonomik zorluklara da değinen Yaldız, maaş ödemelerinin bile kahramanlık olarak görüldüğü bir döneme girildiğini ve belediyelerin borç yüzdürdüğünü iddia etti. "Şu anda maaş ödeyeni kahraman ilan edeceğiz neredeyse. Maaş ödemesi bu kentte son 20 yıldır gündem olmadı. Şu anda çok zor bir süreç yaşanıyor. Borç yüzdürüyorlar" ifadelerini kullandı.
PKK'nın Silah Bırakması ve Siyasete Etkileri
PKK'nın silah bırakmasının siyasete yansımalarını da değerlendiren Yaldız, bu durumun Türk siyasetini yeniden şekillendirebileceğini söyledi. Yaldız, "Türk siyasetini 90’lardan itibaren belirleyen en önemli faktörlerden birisi terör meselesi. CHP’nin belki 40 yıldır iktidara gelememesinin sebebi. Kürt hareketiyle, Kürt siyasetiyle yan yana durmak terörist olmak anlamına geldi." dedi.
DEM'in ve Kürt siyasetinin daha legal alana taşınmasının Türkiye'deki siyasi kutuplaşmayı azaltabileceğini belirten Yaldız, "Türkiye’deki siyaseten kutuplaşma zemini muhtemelen yeniden tanımlanacak. Gerçekleşirse asıl normalleşme bu olur. Ancak sürecin çok başındayız. Umutluyuz ama endişelerimiz de var." şeklinde konuştu.
19 Mayıs Mitingi ve "Vito Devrimciliği" Eleştirisi
Son olarak 19 Mayıs'ta gerçekleştirilecek İzmir Mitingi'ne dair konuşan Yaldız, CHP İzmir İl Başkanı'nın hazırlıklarını eleştirdi. Yaldız, "Hazırlıklardan kastınız CHP İzmir İl Başkanı’nın Mercedes Vito’daki marşlarıysa buradan bir şey çıkmaz. Hatta çokça eleştirilir. Devrimci marşlar önemlidir, nereden beslendiğinizi gösterir ama zaman ilişkisini doğru kullanmak lazım. Aslanoğlu İzmir’de yeni model devrimcilik tanımı yaptı; Vito devrimciliği." dedi.
Yaldız, İzmir'i harekete geçirmek için daha fazlasının yapılması gerektiğini ve halkı duyguyla harekete geçirmenin önemini vurguladı. Ayrıca, İzmir'in siyasetteki ağırlığının giderek azaldığını ve kentin CHP'ye ve muhalefete baskılar nedeniyle Gündoğdu'ya geleceğini belirtti. "İzmir’in 2002’den beri bir direnci var" dedi.
Ümit Yaldız'ın İzmir belediyeleri ve siyasi gelişmeler hakkındaki bu sert eleştirileri, önümüzdeki günlerde İzmir siyasetinde daha çok tartışılacağa benziyor. Yaldız'ın iddialarına belediye başkanlarından ve ilgili partilerden nasıl bir yanıt geleceği merakla bekleniyor. Özellikle kadro istikrarsızlığı ve mali durum hakkındaki açıklamalar, kamuoyunun dikkatini çekmiş durumda.