
İzmir'de Korkunç İddia: 8 Yaşından İtibaren İstismar! Karar Ne Oldu?
İzmir'de yaşanan ve büyük yankı uyandıran istismar davasının 5. duruşması gerçekleşti. Sekiz yaşından itibaren üvey babası tarafından cinsel istismara uğradığı iddia edilen E.S.'nin davasında karar beklenirken, sanık B.K.'nin tutukluluk halinin devamına karar verildi. Duruşma 26 Kasım 2025 tarihine ertelenirken, Avukat Merve Aybar Güler, "Suç sabittir, en ağır cezalandırma beklentimizdir" şeklinde açıklama yaptı.
Davanın Detayları ve Avukatın Açıklamaları
Duruşma sonrası açıklama yapan Avukat Merve Aybar Güler, dosya kapsamındaki raporlar ve mağdurun tutarlı beyanlarının sanık ifadeleriyle birlikte değerlendirildiğinde suçun açıkça sabit olduğunu vurguladı. Güler, "Mağdur kızımıza yönelik bu ağır istismarın ‘iftira’ olarak nitelendirilmesi mümkün değildir" ifadelerini kullandı. Sanıkların Türk Ceza Kanunu’nun ilgili hükümleri uyarınca üst hadden cezalandırılması gerektiğini söyleyen Güler, davanın yalnızca bir mağdurun değil tüm toplumun vicdanını ilgilendirdiğini ifade etti.
Avukat Güler'in dikkat çektiği önemli noktalar:
- Mağdurun beyanları ve raporlar suçun sabit olduğunu gösteriyor.
- İstismarın iftira olarak nitelendirilmesi kabul edilemez.
- Sanıkların en ağır şekilde cezalandırılması gerekiyor.
- Bu dava tüm toplumun vicdanını ilgilendiriyor.
Adaletin Gecikmesinin Toplumsal Etkileri
Güler, "Adaletin gecikmesi yeni mağduriyetlere kapı aralayacak, caydırıcılığın sağlanamaması toplumsal huzuru zedeleyecektir" dedi. Bu tür davalarda hızlı ve adil bir yargılama sürecinin önemi, toplumun adalete olan güvenini korumak ve benzer suçların önüne geçmek açısından büyük önem taşıyor. Adaletin tecelli etmesi, hem mağdurların haklarının korunması hem de toplumun genelinde güven duygusunun pekiştirilmesi için kritik bir gereklilik.
Çömlek Sanatçısının Yargılanması ve Kültürel Mirasın Önemi
Sanık B.K.'nin Kültür ve Turizm Bakanlığı’nda çömlek sanatçısı olarak çalışması, davanın kamuoyundaki yankısını daha da artırdı. Çömlek sanatı, Anadolu'nun köklü kültürel mirasının önemli bir parçasıdır. Bu sanatın ustaları, geleneksel teknikleri kullanarak eşsiz eserler yaratır ve bu mirası gelecek nesillere aktarır. Çömlek yapımı, sabır, ustalık ve yaratıcılık gerektiren bir süreçtir. Toprağın şekillendirilmesi, fırınlanması ve süslenmesi aşamaları, her bir eseri benzersiz kılar. Türkiye'nin farklı bölgelerinde farklı çömlekçilik gelenekleri bulunmaktadır ve her biri kendine özgü desenler ve teknikler kullanır. Bu nedenle, çömlek sanatı sadece bir zanaat değil, aynı zamanda kültürel kimliğin de bir ifadesidir.
İzmir'deki bu istismar davası, adaletin sağlanmasının ve çocukların korunmasının ne kadar önemli olduğunu bir kez daha gözler önüne serdi. Avukat Merve Aybar Güler'in de belirttiği gibi, adaletin gecikmesi yeni mağduriyetlere yol açabilir ve toplumsal huzuru zedeleyebilir. Bu nedenle, davanın en kısa sürede sonuçlanması ve sanıkların hak ettikleri cezayı alması, hem mağdurun adalete olan inancını yeniden tesis edecek hem de toplumda caydırıcı bir etki yaratacaktır.