İzmir Barosu, son dönemde yaşanan toplumsal olaylar sonrası tutuklanan vatandaşların itirazlarını inceleyen hakimin, avukatlarla görüşme talebini reddetmesi üzerine sert bir açıklama yayınladı. Baro, bu durumu kabul edilemez bulduğunu ve savunma hakkının engellenmemesi gerektiğini vurguladı. Baro Başkanı Av. Sefa Yılmaz ve Baro Genel Sekreteri Av. Zöhre Dalkıran'ın hakime ulaşma çabaları sonuçsuz kaldı.
Hakimin Tavrı Baro'yu Kızdırdı
İzmir Barosu'nun açıklamasına göre, Baro Başkanı Av. Sefa Yılmaz ve Genel Sekreter Av. Zöhre Dalkıran, tutukluluk itirazlarını incelemekle görevli hakimle görüşmek istedi. Ancak bu talep, kalem personelinin "hakimin hiç kimseyle görüşmeyeceği" gerekçesiyle reddedildi. Baro, bu tavrın mesleki nezaket kurallarına ve yargı unsurları arasındaki ilişkilere aykırı olduğunu belirtti. Baro'nun açıklamasında şu ifadelere yer verildi:
"Baro Başkanımız Av. Sefa Yılmaz ve Baro Genel Sekreterimiz Av. Zöhre Dalkıran, yaşanan toplumsal olaylar neticesinde tutuklanan yurttaşlarımızın tutukluluğa itirazlarını incelemekle görevli hakim ile görüşme talebinde bulunmuş ve bu talep kalem personelince ‘hakimin hiç kimseyle görüşmeyeceği’ gerekçesi ile reddedilmiştir. Ne mesleki nezaket teamülüne ne de yargı unsurları arasındaki ilişki biçimine sığmayan bu tavrı kabul etmiyoruz."
"Savunmadan Kaçmayın!" Çağrısı
İzmir Barosu, hakimlerin avukatlarla görüşmekten kaçınmamaları gerektiğini, bunun savunma hakkının bir gereği olduğunu vurguladı. Ayrıca, bu tür davranışların bağımsız yargı ilkesine zarar verdiğini belirtti. Baro, yetkililere şu çağrıda bulundu:
- Avukatlardan ve onların mesleki faaliyetlerinden çekinmeyin!
- Barolardan, onlarla kurumsal ilişki kurmaktan çekinmeyin!
- Savunmadan kaçmayın!
Bağımsız Yargı Vurgusu
Baro, açıklamasında, gözaltı kararlarına itirazları incelememek için adliyeden kaçan sulh ceza hakimlerini hatırlatarak, bağımsız yargının sadece bir slogan olarak kalmaması gerektiğini vurguladı. Bu tür eylemlerin, bağımsız yargıya olan inancı zedelediği belirtildi. Türkiye'de yargı bağımsızlığı, son yıllarda sıkça tartışılan bir konu haline gelmiştir. Hukukçular ve sivil toplum kuruluşları, yargının siyasi etkilerden arındırılması ve adil yargılamanın sağlanması için çeşitli adımlar atılması gerektiğini savunmaktadır.
İzmir Barosu'nun bu sert tepkisi, avukatların savunma görevini yerine getirmelerinin engellenmemesi gerektiği ve yargı bağımsızlığı ilkesinin korunması gerektiği yönündeki önemli bir uyarı niteliği taşıyor. Baro, bu konuda kararlılıkla mücadele edeceğini ve savunma hakkının her zaman korunması için çaba göstereceğini belirtti.
