13 Mayıs 2025 Salı

Ahmet Ercan'dan Deprem Uyarısı: AFAD ve Kandilli Ne Yapmalı?

İstanbul'da yaşanan 3.8'lik deprem sonrası Prof. Dr. Ahmet Ercan'dan önemli bir uyarı geldi. Ercan, AFAD ve Kandilli Rasathanesi arasındaki deprem verisi farklılıklarına dikkat çekerek, kurumların ortak bir zeminde buluşması gerektiğini vurguladı. Peki, bu farklılıklar ne anlama geliyor ve neden önemli?

Deprem Verilerindeki Çelişki: Bilimsel Tutarlılık Neden Önemli?

Prof. Dr. Övgün Ahmet Ercan, sosyal medya üzerinden yaptığı açıklamada, Kandilli Rasathanesi ve AFAD'ın deprem ölçümlerindeki farklılıklara tepki gösterdi. Ercan, "Aynı deprem için farklı veriler olmaz" diyerek, bilimsel tutarlılığın önemine dikkat çekti. Bu durumun, kamuoyunda kafa karışıklığına yol açabileceği ve deprem riskini doğru değerlendirmeyi zorlaştırabileceği belirtiliyor.

Ercan, açıklamasında şu ifadelere yer verdi:

“Kandilli Gözlemevi ile AFAD’daki yerfizik uzmanları bir an önce bir araya gelerek, yer kabuğunun sarsım hızı yapısı üzerinde ortak bir uzlaşıya varmalı ve aynı modeli kullanmalıdır. Aksi takdirde, aynı ülkede, aynı deprem için iki farklı saygın gözlemevinin farklı veriler sunması, çağdaş jeofizik bilimiyle bağdaşmamaktadır.”

Bu çağrı, deprem araştırmaları ve risk yönetimi açısından kritik bir öneme sahip. Ortak bir model üzerinde uzlaşılması, daha doğru ve güvenilir deprem tahminlerinin yapılmasına olanak sağlayabilir.

Çözüm Ne Olmalı? Uzmanlar Ne Öneriyor?

Peki, bu çelişkinin önüne nasıl geçilebilir? Uzmanlar, AFAD ve Kandilli Rasathanesi'nin bir araya gelerek, ortak bir çalışma grubu oluşturmasını ve veri analiz yöntemlerini standartlaştırmasını öneriyor. Bu sayede, deprem verileri daha tutarlı hale getirilebilir ve kamuoyunun doğru bilgilendirilmesi sağlanabilir.

Ayrıca, deprem riskini doğru değerlendirmek için, sadece resmi kurumların verilerine değil, farklı kaynaklardan elde edilen bilgilere de dikkat etmek gerekiyor. Bu konuda, uzmanların görüşlerini takip etmek ve bilimsel araştırmaları incelemek önemli bir adım olabilir.

  • Ortak çalışma grubu oluşturulmalı
  • Veri analiz yöntemleri standartlaştırılmalı
  • Farklı kaynaklardan bilgi edinilmeli
  • Uzman görüşleri takip edilmeli

Unutmayın, deprem bir doğa olayıdır ve ne zaman, nerede olacağını kesin olarak tahmin etmek mümkün değildir. Ancak, bilimsel verilere dayanarak riskleri azaltmak ve hazırlıklı olmak, olası bir felaketin etkilerini en aza indirebilir.

Türkiye, deprem kuşağında yer alan bir ülke olarak, bu tür bilimsel tartışmaların ve işbirliklerinin önemi büyüktür. AFAD ve Kandilli Rasathanesi'nin ortak bir zeminde buluşarak, deprem riskini daha iyi anlamamıza ve yönetmemize katkı sağlaması bekleniyor. Bu birliktelik, sadece bilimsel bir zorunluluk değil, aynı zamanda toplumun güvenliği için de hayati bir gerekliliktir.

İlgili Haberler