YKS 2025: Kontenjanlar Doldu, Hayaller Neden Boş Kaldı? ŞOK!
Gündem

YKS 2025: Kontenjanlar Doldu, Hayaller Neden Boş Kaldı? ŞOK!


31 August 20255 dk okuma6 görüntülenmeSon güncelleme: 31 August 2025

2025 Yükseköğretim Kurumları Sınavı (YKS) sonuçları açıklandı. Kontenjanlar doldu gibi görünse de, detaylı analizler sistemdeki çarpıklıkları ve eşitsizlikleri gözler önüne seriyor. Devlet üniversitelerindeki doluluk oranları sevindirirken, vakıf üniversitelerindeki boş kontenjanlar ve eğitimdeki fırsat eşitsizliği düşündürüyor. Peki, bu durumun ardında yatan sebepler neler? İşte YKS 2025 sonuçlarına dair çarpıcı analizler ve dikkat çeken detaylar!

Vakıf Üniversitelerinde Şok Eden Boş Kontenjanlar

YKS 2025 verilerine göre, toplamda 713 bin 21 kontenjan açıldı ve 659 bin 483 öğrenci yerleşti. Yaklaşık 53 bin 538 kontenjan boş kaldı. Bu durumun en çarpıcı yanı ise vakıf üniversitelerindeki doluluk oranlarında yaşanıyor. Devlet üniversitelerindeki kontenjanların neredeyse tamamı dolarken, vakıf üniversitelerinde 44 bini aşkın kontenjan boş kaldı. Bu durumun nedenleri ise şöyle sıralanabilir:

  • Yüksek Ücretler: Vakıf üniversitelerinin yüksek ücretleri, öğrencilerin erişimini zorlaştırıyor.
  • Tercih Edilirlik: Öğrenciler, devlet üniversitelerini daha çok tercih ediyor.
  • Ekonomik İmkanlar: Eğitim hakkı, ekonomik imkanlar üzerinden belirleniyor.

Bu durum, yükseköğretimde fırsat eşitliğinin sağlanamadığını ve "parası olanın şansı daha fazla" anlayışının giderek belirginleştiğini gösteriyor.

Bölümlerdeki Tercih Eğilimleri ve Gelecek Beklentileri

Sayısal puan türünde Tıp, Diş Hekimliği, Eczacılık gibi bölümler yine en çok tercih edilenler oldu. Ancak mühendislik ve temel bilimler gibi ülkenin kalkınması için kritik alanlarda boşlukların oluştuğu görülüyor. Bu durumun nedenleri ise şöyle:

  • Tıbbın Cazibesi: Gençlerin tercihi daha çok tıp alanıyla sınırlı kalıyor.
  • Sayısal Öğrencilerin İlgisi: Sağlık alanı dışında sayısal öğrencilerin ilgisi azalıyor.
  • Sanayi ve Teknoloji Odaklı Bölümler: Sanayi ve teknoloji odaklı bölümler gözden düşüyor.

Eşit ağırlık alanında ise Hukuk, Psikoloji ve PDR gibi bölümler hala en popüler tercihler arasında. Ancak İktisat, İşletme, Maliye gibi alanlarda kontenjanların bir kısmı boş kalmış durumda. Bu durum, öğrencilerin mesleki yönlendirme konusunda yetersiz kaldığını ve popüler mesleklerin peşinden gittiğini gösteriyor.

Eğitimdeki Fırsat Eşitsizliği Derinleşiyor mu?

YKS sonuçlarına göre, en çok yerleşen adaylar Anadolu liseleri ve fen liselerinden geliyor. Meslek liseleri ve imam hatip liseleri mezunlarının yükseköğretime yerleşme oranı ise oldukça düşük. Bu durum, eğitimdeki fırsat eşitsizliğini net bir şekilde ortaya koyuyor. Türkiye’de "her okuldan üniversiteye giden olur" anlayışı gerçekçi değil; nitelikli okulların mezunları avantajlı, dezavantajlı okullardan gelenler ise geride kalıyor.

Eğitim hakkı, giderek bir ekonomik sermaye meselesine dönüşüyor. Olanağı olan öğrenciler, özel ders, kurs ve vakıf üniversitesi seçenekleriyle avantaj elde ediyor. Maddi olanağı kısıtlı öğrenciler ise devlet üniversiteleri dışında seçenek göremiyor. Bu durum, eğitim sistemini "sosyal mobilite aracı" olmaktan çıkarıp, sınıfsal eşitsizlikleri yeniden üreten bir mekanizmaya dönüştürüyor.

2025 YKS sonuçları, sistemin "çok çalışanın kazanacağı adil bir yarış alanı" olmadığını açıkça ortaya koyuyor. Bu tablo, sadece öğrencilerin değil, toplumun da geleceğini ilgilendiriyor. Çünkü yükseköğretim sistemi, gençlerin umutlarını törpüleyen değil, onlara eşit fırsatlar sunan bir yapı olmak zorunda.