Türkiye'de kadınların yerel yönetimlerde seçme ve seçilme hakkını kazanmasının üzerinden uzun yıllar geçmesine rağmen, kadınların temsili hala istenilen seviyede değil. Peki, kadınların yerel yönetimlerde daha fazla söz sahibi olması ne gibi değişikliklere yol açar? Bu sorunun cevabını, alanında uzman isim Dr. Ayşe Kaşıkırık'tan aldık.
Kadınlar Yönetime Gelirse Ne Olur?
Dr. Ayşe Kaşıkırık, yerel yönetimlerde kadınların temsilinin sadece eşitlik için değil, tüm toplumu zenginleştiren bir değişim için kritik olduğunu vurguluyor. Kaşıkırık, "Kadınlar yerel yönetimlerde olursa, toplumsal cinsiyet eşitliği gerçekten kurumsallaşır" diyor. Kadınların yönetim kademelerinde yer alması, hizmetlerin kalitesini, kapsayıcılığını ve erişilebilirliğini artıracak. Karar alma süreçlerinde kadınların varlığı, toplumun her kesimi için hak temelli hizmet sunumunu önceliklendirecek.
Türkiye'de kadın belediye başkanı ve meclis üyelerinin oranının hala düşük olmasının nedenlerini sorgulayan Kaşıkırık, "Kadınların siyasette yer almasının önünde çok büyük engeller var" diyor ve ekliyor: "Ataerkil sistem ve kapitalizm, kadınların karar mekanizmalarına ulaşmasının önüne geçiyor. Siyaset, zengin erkeklerin işi gibi görülüyor."
Eşit Temsil İçin Ne Yapmalı?
Dr. Kaşıkırık, kota uygulamalarını yetersiz buluyor. "Kota, geçici bir çözüm" diyor ve ekliyor: "Eşit temsili sağlamak için daha radikal bir adım gerekiyor. Fermuar sistemi olmalı. Yani, bir kadın, bir erkek şeklinde aday listeleri oluşturulmalı. Kadınlar gerçekten eşit şekilde temsil edilmelidir, bunun için de oran en az %50-%50 olmalı."
2024 yerel seçimlerinde kadın belediye başkanları oranının %5,5'e çıkmış olması, yerel yönetimlerin kadınlara açılmasındaki zorlukları gösteriyor. Kaşıkırık, bu oranın düşük olduğunu belirtiyor ve "Kadınların yerel yönetimlerdeki temsili, ulusal temsilden de düşük. Bu tablo 'yokluk sendromu'nu gösteriyor. Yani kadınlar, çoğu zaman “vitrin” konumunda yer alıyor, ama gerçek anlamda yönetimde yer almıyorlar." diyor.
Kadınların Yönettiği Belediyelerdeki Farklar
Kadınların yönettiği belediyelerdeki farklar, erkeklerin çoğunlukta olduğu belediyelere göre belirgin. "Kadınlar, sosyal politikalara daha duyarlı, toplumsal cinsiyet eşitliğini önceliklendiriyor ve daha şeffaf bir yönetim sergiliyor" diyor Kaşıkırık. Kadınların yönetimde olması, özellikle kadınlar ve çocuklar için farklı sosyal hizmetlerin daha ön planda olduğu bir yönetim anlayışını doğuruyor. Yerel yönetimler, kadınların daha görünür ve ulaşılabilir olabileceği bir alan sunuyor.
- Kadınlar, sosyal politikalara daha duyarlı.
- Toplumsal cinsiyet eşitliğini önceliklendiriyorlar.
- Daha şeffaf bir yönetim sergiliyorlar.
Dr. Ayşe Kaşıkırık’ın söylediklerinden çıkarılacak sonuç açık: Kadınların yerel yönetimlerdeki temsili, sadece eşitliği değil, tüm toplumu daha güçlü, daha kapsayıcı bir geleceğe taşımak için kritik bir adım. Kadınların yerel yönetimlerde daha fazla söz sahibi olması, Türkiye'nin değerlendiremediği büyük bir potansiyel.