Tarlabaşı Toplum Merkezi Davası: Mahallemize Döneceğiz!
Gündem

Tarlabaşı Toplum Merkezi Davası: Mahallemize Döneceğiz!


29 September 20255 dk okuma3 görüntülenmeSon güncelleme: 29 September 2025

İstanbul Tarlabaşı'nda, özellikle kadın ve çocukların güvenli alanlara erişimini sağlamak amacıyla kurulan Tarlabaşı Toplumunu Destekleme Derneği (TTM) hakkındaki "fesih" davasının onuncu duruşması gerçekleşti. Derneğin "hukuka ve ahlaka aykırı" hareket ettiği iddiasıyla açılan davada, TTM'nin kapatılması isteniyor.

"TTM'yi Geri İstiyoruz"

Duruşma öncesinde Tarlabaşı Toplum Merkezi gönüllüleri adına basın açıklaması yapan Burcu Bingöllü, şunları söyledi: "Tarlabaşı Toplum Merkezi’ne açılan kapatma davasının 11. duruşması için yine adliyedeyiz. Bugün her zamankinden de güçlü ve umutlu hissediyoruz, çünkü yanımızda TTM’yi en iyi tanıyanlar, Tarlabaşı’ndan kadınlar ve hak savunucuları var."

Bingöllü, TTM'nin varlık sebebinin Tarlabaşı'nda yaşayan, özellikle çocuk ve kadınların haklara erişimini güçlendirmek olduğunu vurguladı. Ancak, son dört yıldır süren karalama ve taciz kampanyalarının derneği mahalledeki çalışmalarından alıkoyduğunu belirtti. Bu durumun, Tarlabaşı'nda yaşayan kadın ve çocukların önemli faaliyetlerden ve güvenli alanlardan mahrum kalmasına neden olduğunu ifade etti.

Bingöllü, "Sözde kadınları ve çocukları korumak için TTM’ye yönelttikleri nefret aslında tam da kadınları ve çocukları hedef alıyor." diyerek, İstanbul’un en çok ayrımcılığa ve yoksulluğa maruz bırakılan semtlerinden Tarlabaşı'nın, bu kez kendi çıkarları için yalanlar söylemekten çekinmeyen bir avuç muktedir yüzünden ötekileştirildiğini belirtti.

Kapatma davaları, polis tacizi ve mühürlemelerle mücadelelerinin sadece TTM için değil, aynı zamanda mahalledeki kadın ve çocuklar için olduğunu vurgulayan Bingöllü, mahalleden dostlarının bu mücadeledeki ısrarlarını daha da pekiştirdiğini ifade etti.

Hak Savunucularından Tam Destek

TTM'ye yönelik bu nefret kampanyasının, sadece mahalleye değil, aynı zamanda özgür sivil toplum için çalışan tüm hak savunucularını da hedef aldığını belirten Bingöllü, bugünkü duruşmada barolar ve hak örgütlerinden oluşan toplam 11 kurumun, TTM’nin yanında davaya feri müdahil olmak üzere mahkemeden talepte bulunacağını söyledi. Bu kurumlar, insan hakları, kadın hakları ve toplumsal cinsiyet, örgütlenme özgürlüğü ve psikoloji alanlarında çalışıyor ve 4 yılı aşkın bir süredir devam eden bu sürecin bütün sivil alanı hedef aldığının bilinciyle bu talepte bulunuyorlar.

Bingöllü, "Bugün TTM’ye yönelen baskı, herkese gözdağı veriyor: Yalan ve iftiralarla dolu bir sosyal medya linci, kapatma davalarına, ceza davalarına, polis tacizine, para cezalarına yol açabilir, her örgüt fiilen çalışamaz hale getirilebilir. İşte bu keyfiliğin, adaletsizliğin, acımasızlığın karşısında hak savunucuları, sembolik hale gelen TTM mücadelesinde yanımızda konumlanıyor." dedi.

TTM’yi hedef tahtasına oturtanların adının bugün yargı skandallarına karıştığını belirten Bingöllü, kendilerinin ise mücadelelerinde hiç olmadıkları kadar kararlı ve kalabalık olduklarını ifade etti. Hakikatin kazanacağına dair inançlarının, bu uğurda gösterdikleri çabayı ayakta tuttuğunu söyledi.

"TTM’yi geri istiyoruz" diyen Tarlabaşı’ndaki kadınların ve "bu tehdit hepimize yönelik" diyen hak savunucularının kendilerine verdiği güçle, bir kez daha mahalleye döneceklerini duyurdu.

Duruşma sırasında Tarlabaşı Toplum Merkezi davası polis ablukasında görüldü.

Bilirkişi Raporunda Ne Var?

Bilirkişi raporunda, Tarlabaşı Toplum Merkezi’nin amacının Tarlabaşı’nda yoksulluk içinde yaşayanların ve öncelikle kadın ve çocukların yaşamlarını kolaylaştırmak, gençlerin şiddete yönelmesine karşı onlara destek olmak olduğu belirtildi. TMK’nın 87 maddesinde kendiliğinden sona erme hallerinden bir tanesi amacın gerçekleşmesi, gerçekleşmesinin olanaksız hale gelmesidir. Tüzüğün ilgili maddesi dikkate alındığında (çocuk, kadın ve gençlerin sorunları devam ettiği süre) derneğin amacının süreceği açıktır. Söz konusu olayda kendiliğinden sona erme gerçekleşmediği ortadadır.

Tarlabaşı Toplum Merkezi, uzun yıllardır Tarlabaşı'nda yaşayan dezavantajlı gruplara yönelik önemli çalışmalar yürütmektedir. Bu çalışmalar, özellikle kadın ve çocukların güçlenmesine, eğitimine ve topluma entegrasyonuna katkı sağlamaktadır.

  • Kadınlara yönelik mesleki eğitimler
  • Çocuklara yönelik oyun grupları ve eğitim destekleri
  • Aile danışmanlığı hizmetleri
  • Toplumsal cinsiyet eşitliği seminerleri

Tarlabaşı Toplum Merkezi davası, sadece bir derneğin değil, aynı zamanda sivil toplumun ve insan haklarının korunması açısından da büyük önem taşıyor. Dava süreci, Türkiye'deki sivil toplum kuruluşlarının karşılaştığı zorlukları ve baskıları gözler önüne seriyor. Hak savunucuları ve sivil toplum örgütleri, TTM'ye desteklerini sürdürerek, dayanışma mesajı veriyor.

Tarlabaşı Toplum Merkezi'nin kapatılma tehlikesiyle karşı karşıya olması, Tarlabaşı'nda yaşayan kadın ve çocukların geleceği açısından büyük bir endişe kaynağıdır. Derneğin faaliyetlerinin durdurulması, bu insanların haklarına erişimini zorlaştıracak ve toplumsal dışlanmalarını artıracaktır. Ancak, TTM gönüllülerinin ve hak savunucularının kararlılığı, bu zorlu sürecin aşılacağına dair umut vermektedir. Tarlabaşı Toplum Merkezi'nin mahalleye geri dönmesi, Tarlabaşı'nda yaşayan kadın ve çocuklar için yeni bir başlangıç olacaktır.