28 Nisan 2025 Pazartesi

Özgür Özel'in Boykot Çağrısı Fiyasko mu? CHP'nin Planı Çöktü!

CHP Genel Başkanı Özgür Özel'in, İstanbul Büyükşehir Belediyesi ve Ekrem İmamoğlu'na yönelik yolsuzluk iddiaları sonrası başlattığı provokasyonlar zincirine bir yenisi daha eklendi. Bu kez hedefinde yerli ve milli markalar vardı. Özel, yaptığı boykot çağrısıyla adeta Türkiye ekonomisini hedef aldı. Ancak bu çağrı, beklenen etkiyi yaratmaktan çok uzak kaldı. ## Boykot Çağrısına Rağmen Piyasalar Canlı Özgür Özel'in boykot çağrısına rağmen, çarşı ve pazarlarda herhangi bir durgunluk gözlemlenmedi. Aksine, piyasaların canlılığı devam etti. Bu durum, CHP liderinin provokasyonunun halk nezdinde karşılık bulmadığının açık bir göstergesi olarak yorumlandı. Sosyal medyada da boykot çağrısına tepkiler yükseldi. Vatandaşlar, yerli markalara destek mesajları yayınlayarak, Özgür Özel'in çağrısını anlamsız bulduklarını ifade ettiler. ## CHP'nin Boykot Stratejisi Neden Tutmadı? Peki, CHP'nin bu stratejisi neden başarısız oldu? İşte bazı olası nedenler: * **Zamanlama Hatası:** Ekonominin hassas bir dönemden geçtiği bu günlerde, boykot çağrısı yapmak, halkın tepkisini çekebilir. * **Hedef Kitle Yanılgısı:** Yerli markalar, geniş bir tüketici kitlesine hitap ediyor. Bu kitlenin tamamını boykota ikna etmek oldukça zor. * **İletişim Eksikliği:** Boykotun gerekçeleri yeterince açık ve ikna edici bir şekilde anlatılamadı. ## Boykot Çağrısının Ardındaki Gerçek Amaç Ne? Özgür Özel'in boykot çağrısının ardındaki gerçek amacın ne olduğu ise merak konusu. Siyasi analistler, bu çağrının, İBB soruşturması sonrası oluşan kamuoyu baskısını azaltmaya yönelik bir hamle olabileceğini düşünüyorlar. Ancak bu hamle, beklenen sonucu vermekten uzak kaldı. Özetle, Özgür Özel'in yerli markaları hedef alan boykot çağrısı, beklenen etkiyi yaratmadı. Piyasaların canlılığı devam ederken, sosyal medyada da boykot çağrısına tepkiler yükseldi. Bu durum, CHP'nin provokasyon stratejisinin başarısızlıkla sonuçlandığının açık bir göstergesi oldu. Bu olay, siyasi liderlerin sorumlu ve yapıcı bir dil kullanmasının önemini bir kez daha gözler önüne serdi. Türkiye ekonomisinin istikrarı için, provokasyonlardan uzak, sağduyulu bir yaklaşım benimsenmesi gerekiyor.

İlgili Haberler