İZBETON Davası: Tunç Soyer ve Aslanoğlu'nun Akıbeti Ne Olacak?

23 September 2025•5 dk okuma•3 görüntülenme•Son güncelleme: 23 September 2025

İzmir'i sarsan İZBETON davasının üçüncü oturumu bugün başladı. İzmir Büyükşehir Belediyesi iştiraki İZBETON'a yönelik soruşturma kapsamında açılan davada, eski Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer ve CHP İzmir İl Başkanı Şenol Aslanoğlu'nun da aralarında bulunduğu 65 sanığın yargılanmasına devam ediliyor. Kooperatiflerdeki usulsüzlük iddiaları ile ilgili bu önemli dava, İzmir siyasetinin geleceği açısından kritik bir dönemeç olarak görülüyor.

Davanın Arka Planı

İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından başlatılan soruşturma, 1 Temmuz'da İZBETON A.Ş.'ye yönelik operasyonla başlamıştı. Soruşturma kapsamında, Tunç Soyer, Şenol Aslanoğlu ve eski İZBETON Genel Müdürü Heval Savaş Kaya'nın da bulunduğu 157 kişi hakkında 'İhaleye ve edimin ifasına fesat karıştırma' ve 'Nitelikli dolandırıcılık' suçlamalarıyla gözaltı kararı verilmişti. Gözaltına alınan şüphelilerden bazıları tutuklanırken, bazıları ise serbest bırakılmıştı.

İddialar ve Savunmalar

Davanın temelini, İZBETON'un kooperatiflerle yaptığı işlerde usulsüzlük yapıldığı iddiaları oluşturuyor. İddiaya göre, bazı kooperatiflere haksız avantajlar sağlanarak kamu zararına yol açıldı. Sanıklar ise suçlamaları reddederek, yapılan işlemlerin yasalara uygun olduğunu savunuyorlar. Davanın seyrini etkileyebilecek önemli deliller ve tanık ifadeleri bekleniyor. Bu süreçte, hem sanıkların savunmaları hem de savcılığın delilleri büyük önem taşıyor.

Siyasi Yansımaları

İZBETON davası, sadece hukuki bir süreç olmanın ötesinde, İzmir siyaseti üzerinde de derin etkiler yaratıyor. Tunç Soyer'in görevden ayrılması ve Şenol Aslanoğlu'nun yargılanması, CHP'nin İzmir'deki gücünü sarsmış durumda. Dava süreci, yaklaşan yerel seçimler öncesinde partiler arasındaki rekabeti de kızıştırıyor. Siyasi analistler, davanın sonucunun İzmir'deki siyasi dengeleri önemli ölçüde değiştirebileceğini belirtiyorlar.

İZBETON davasının üçüncü oturumu, hem sanıklar hem de İzmir kamuoyu için büyük önem taşıyor. Davanın sonucunda ortaya çıkacak kararlar, sadece hukuki değil, aynı zamanda siyasi ve sosyal etkileri de beraberinde getirecek. Bu süreçte, adaletin tecelli etmesi ve kamuoyunun doğru bilgilendirilmesi büyük önem taşıyor.