05 Mayıs 2025 Pazartesi

1 Mayıs Notları: Kadınlar, Çocuklar ve Türkiye'nin Emek Mücadelesi

Türkiye'de 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü, her yıl olduğu gibi bu yıl da coşku ve mücadeleyle kutlandı. Ancak, Taksim tartışmaları ve polis müdahaleleri gölgesinde geçen bu önemli gün, yine de umut ve dayanışma mesajları verdi. Kadıköy'de bir araya gelen binlerce kişi, taleplerini dile getirdi ve eşitlik, özgürlük ve adalet için mücadele sözü verdi.

Kadınların Önceliği ve Talepleri

Miting alanına kortejler iki koldan yürüdü: Söğütlüçeşme ve Haydarpaşa Numune Hastanesi. Feminist kortejin öncülüğünde başlayan yürüyüşte, "Görünmeyen emeğin sesini yükselt!" sloganı yankılandı. Sendika temsilcileri ve aktivistler, kadınların emek mücadelesindeki önemine vurgu yaparak, kadınların hakları için mücadeleye devam edeceklerini belirtti. DİSK Genel-İş 5 No’lu Şube Başkanı Nebile Irmak Çetin, "Dünyanın her yerinde 1 Mayıs bayram havasında geçiyor fakat biz zorluklarla ve baskılarla kutluyoruz. Kadınlar olarak taleplerimizle buradayız. Sendikaların yarısı bizim!" dedi.

KESK Eş Genel Başkanı Ayfer Koçak ise, "Bu şartlarda ne emek mücadelesinin ne de kadın mücadelesinin kazanımları görünür olur. Bütün kazanımlarımız bir gecede elimizden alınıyor. O yüzden bizim mücadelemiz emek, demokrasi ve barış mücadelesidir. Barış mücadelesinin öncüsü kadınlar olacak" şeklinde konuştu. Yürüyüşe katılan kadınlar, sendikalarda ve toplumda daha fazla temsil edilmek, eşit işe eşit ücret almak ve şiddete karşı korunmak gibi taleplerini dile getirdiler.

Çocukların Coşkusu ve Umudu

Miting alanında çocuklar da vardı. Bazıları halay çekmeye gelmişti, bazıları anneleriyle birlikteydi. Çocukların coşkusu ve umudu, 1 Mayıs'ın geleceğe dair umutlarını yeşertti. Bir çocuk, "Yaşasın 1 Mayıs!" diye bağırarak, bu önemli günün anlamını en saf haliyle ifade etti.

Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu’ndan İzel Sezer, "Kriz derinleşti. Eve ek gelir getirenler olarak görülüyoruz. İşten çıkarılan ilk biz oluyoruz. Seçme hakkımız bile hedefte. Ama kadınlar Türkiye’nin dört bir yanında alanlara çıktı. Artık kimse kadın öldürüldüğünde ‘orada ne işi vardı’ demiyor. Bu mücadele ile değişti ve değişmeye devam edecek" dedi.

1 Mayıs'ın Anlamı ve Önemi

1 Mayıs, Türkiye'de her zaman bir mücadele ve dayanışma günü olmuştur. Bu yıl da, Taksim tartışmaları ve polis müdahalelerine rağmen, emekçiler, kadınlar, çocuklar ve tüm ezilenler bir araya gelerek taleplerini dile getirdiler. 1 Mayıs, eşitlik, özgürlük ve adalet için mücadele edenlerin umutlarını tazelediği ve dayanışmalarını güçlendirdiği bir gün oldu. Alanda LGBTİ+ aktivisti İris Mozolar'la karşılaşıyoruz: "Kadın emeğinin sömürüldüğü bir dünyada yaşıyoruz. LGBTİ+’lar istihdam edilmiyor. Edilse de hakları tanınmıyor. O yüzden buradayız. Mücadelemiz sürecek." dedi.

Cezaevinden yeni çıkan Nimet Tanrıkulu ise, "Bugün buradayım. 1 Mayıslar Türkiye’de çok bedel ödenerek kazanıldı. 1977 1 Mayıs’ında oradaydım, çocuk denecek yaşta. Şimdi burada olmak, birlikte olmak çok anlamlı. Kadınlar olarak da erkek şiddetine karşı buradayız" şeklinde konuştu.

Sonuç: Umut ve Dayanışma Devam Ediyor

Türkiye'de 1 Mayıs, Hasan Hüseyin Korkmazgil'in dizelerinde olduğu gibi, bir yanımız bahar bahçe, bir yanımız yaprak dökümü şeklinde geçiyor. Ancak, tüm zorluklara rağmen, emekçiler, kadınlar, çocuklar ve tüm ezilenler omuz omuza vererek mücadeleye devam ediyorlar. 1 Mayıs, bu mücadele ve dayanışmanın sembolü olarak, her yıl yeniden kutlanmaya devam edecek.

İlgili Haberler