
Yurt Skandalı! İmamoğlu'nu Protesto Eden Öğrenciler Atıldı mı?
CHP Muğla Milletvekili Cumhur Uzun, gündeme bomba gibi düşen bir iddiayı ortaya attı. Uzun, Muğla'da Ekrem İmamoğlu'nun tutuklanmasını protesto eden beş öğrencinin, bu eyleme katılmaları gerekçesiyle kaldıkları yurttan atıldığını açıkladı. Bu durumun kabul edilemez olduğunu vurgulayan Uzun, Gençlik ve Spor Bakanı'na seslenerek, öğrencilerin mağduriyetinin giderilmesini talep etti.
Öğrencilerin Anayasal Hakkı Engellendi mi?
Cumhur Uzun, TBMM Genel Kurulu'nda yaptığı konuşmada, öğrencilerin anayasal haklarını kullanarak protestoya katıldıklarını ve bu nedenle cezalandırılmalarının hukuksuz olduğunu belirtti. Uzun, "İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanımız ve Cumhurbaşkanı Adayımız sayın Ekrem İmamoğlu’nun siyasi bir darbe ve hukuken dayanaksız iddialar ile tutuklanması sonrasında başta İstanbul Saraçhane olmak üzere yurdun dört bir yanında vatandaşlarımız bu durumu protesto etmişlerdir. Bu protestoların adreslerinden biri de memleketim Muğla olmuştur. Anayasal hakkını kullanarak bu eylemlere katılan Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi öğrencisi 5 gencimiz, barındıkları yurtlardan aranarak; kendi istekleri ile yurtlardan ayrılmaları, ayrılmazlarsa yurtlara bir daha alınmayacakları ve burslarının kesileceği söylenmiş, sonrasında yurtlarla ilişikleri kesilerek adeta sokağa atılmışlardır," ifadelerini kullandı.
Bakanlığa Çağrı: Öğrenciler Emanettir!
Uzun, Gençlik ve Spor Bakanı'na seslenerek, öğrencilerin mağduriyetinin giderilmesi için acil পদক্ষেপler atılmasını istedi. "Buradan Gençlik ve Spor Bakanına sesleniyorum. O öğrenciler 1 milyon Muğlalıya emanettir. Ama en başta devletimize emanettir. Bir an önce bu yanlıştan dönülmeli, gençlerimiz yeniden yurtlarına yerleştirilmeli ve bu kanunsuz talimatı verenler hakkında işlem yapılmalıdır," dedi. Bu sözler, öğrencilerin durumunun ciddiyetini ve konunun takipçisi olacaklarını gösteriyor.
Öğrenciler Ne Yapacak?
Yurttan atılan öğrencilerin geleceği belirsizliğini koruyor. Bu durum, öğrencilerin eğitim hayatlarını olumsuz etkileyebilir ve maddi zorluklara yol açabilir. Öğrencilerin bu mağduriyetinin giderilmesi için kamuoyunun ve yetkililerin duyarlılık göstermesi büyük önem taşıyor.
Bu olay, Türkiye'de ifade özgürlüğü ve öğrenci hakları konularında yeniden tartışmaları alevlendirdi. Öğrencilerin anayasal haklarını kullanmalarının engellenmesi ve bu nedenle cezalandırılmaları, demokratik bir toplumda kabul edilemez bir durum olarak değerlendiriliyor. Umarız yetkililer bu konuda hassasiyet gösterir ve öğrencilerin mağduriyetini giderir.














