İzmir'de 2021 yılında yaşanan ve büyük yankı uyandıran anne-kız cinayeti davasında Yargıtay 1. Ceza Dairesi'nden şaşırtıcı bir karar geldi. Uyuşturucu bağımlısı kızı Zeynep Vural'ı boğarak öldüren Ayşe Vural'a verilen 18 yıl 4 ay hapis cezası, Yargıtay tarafından "haksız tahrik" gerekçesiyle fazla bulundu ve karar bozuldu. Bu karar, kamuoyunda büyük tartışmalara yol açtı.
Yargıtay'ın Gerekçesi Ne?
Yargıtay'ın kararında, öldürülen Zeynep Vural'ın uzun süredir psikolojik sorunlar yaşadığı, uyuşturucu bağımlısı olduğu ve daha önce intihar girişiminde bulunduğu belirtildi. Olay günü annesine hem hakaret ettiği hem de fiziki saldırıda bulunduğu aktarılan karar metninde, sanık Ayşe Vural hakkında geçmişte koruma kararı da verildiği vurgulandı. Tüm bu unsurlar değerlendirildiğinde, sanığın eylemini ağır tahrik altında gerçekleştirdiğine kanaat getirildiği belirtildi. Daire, haksız tahrik oluşturan eylemlerin yoğunluğu dikkate alındığında verilen 18 yıl 4 aylık hapis cezasının fazla olduğuna hükmetti.
Yargıtay ayrıca, olayda tutuksuz yargılanan ve beraat eden sanığın eşi S.V. ile oğlu Ö.V. hakkındaki beraat kararlarını ise onayladı. Ayşe Vural'ın dosyası hakkında yeni hüküm kurulması için yerel mahkemeye gönderildi.
Olayın Geçmişi
Buca'da 17 Mayıs 2021'de meydana gelen olayda, 29 yaşındaki Zeynep Vural'ı boğarak öldürdüğünü itiraf eden anne Ayşe Vural, karakola giderek teslim olmuştu. Sanık anne tutuklanırken, eşi ve oğlu adli kontrol şartıyla serbest bırakılmıştı. İzmir 23. Ağır Ceza Mahkemesi, Ayşe Vural'a önce ağırlaştırılmış müebbet, ardından tahrik ve iyi hal indirimiyle 18 yıl 4 ay hapis cezası vermişti. Karar, istinaf tarafından onanmış ancak Yargıtay süreciyle birlikte yeniden değerlendirilmeye alındı.
"Haksız Tahrik" İndirimi Ne Anlama Geliyor?
Türk Ceza Kanunu'nda (TCK) yer alan "haksız tahrik" indirimi, bir suçun, mağdurun haksız bir davranışı sonucu işlenmesi durumunda uygulanan bir ceza indirimi türüdür. Bu durumda, failin cezası belirli oranlarda azaltılabilir. Yargıtay'ın bu kararıyla, Ayşe Vural'ın cezasında "haksız tahrik" indirimi uygulanmasının önü açılmış oldu. Ancak bu durum, kamuoyunda farklı tepkilere yol açtı. Bazı kesimler, annenin yaşadığı zorlukları ve tahriki göz önünde bulundurarak kararı desteklerken, bazı kesimler ise cinayetin hiçbir şekilde mazur görülemeyeceğini savunuyor.
Bu tür davalarda, olayın tüm detayları, failin psikolojik durumu ve mağdurun davranışları titizlikle incelenerek karar verilmesi gerekmektedir. Yargıtay'ın bu kararı, benzer davalarda emsal teşkil edebilir ve hukuki tartışmaları beraberinde getirebilir. Ayşe Vural'ın davası, yerel mahkemede yeniden görülecek ve yeni bir karar verilecektir.