Ümit Özdağ'dan Şok Sözler: Buğra Gökçe Milli Değer, Neden Hapiste?
İzmir Ege Haberleri

Ümit Özdağ'dan Şok Sözler: Buğra Gökçe Milli Değer, Neden Hapiste?


20 June 20255 dk okuma2 görüntülenmeSon güncelleme: 20 June 2025

Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ, cezaevinden çıktıktan sonra katıldığı bir televizyon programında, İstanbul Planlama Ajansı (İPA) Başkanı Buğra Gökçe'nin tutukluluğuna dair çarpıcı açıklamalarda bulundu. Özdağ, Gökçe'yi "yürüyen Devlet Planlama Teşkilatı" olarak nitelendirerek, onun cezaevinde tutulmasının bir milli değerin heba edilmesi anlamına geldiğini savundu.

Buğra Gökçe Cezaevinde Proje Üretiyor

Ümit Özdağ, Buğra Gökçe ile Silivri Cezaevi'nde sık sık görüştüklerini ve Gökçe'nin sürekli olarak proje ürettiğini belirtti. Özdağ, Gökçe'nin cezaevinde dahi çalışmalarına devam etmesini takdirle karşıladığını ifade etti. Özdağ'ın açıklamaları şu şekildeydi:

"İPA Başkanı Buğra Gökçe ile kabinlerde sık sık yan yana geldik. Buğra Gökçe, yürüyen Devlet Planlama Teşkilatı gibi bir adam. Sürekli proje üretiyor. Cezaevinde de proje üretmeye devam ediyor."

Özdağ, Gökçe'nin Türkiye için önemli bir değer olduğunu ve onun bilgi birikiminden faydalanılması gerektiğini vurguladı.

"Milli Değeri Değerlendirmemek Anlamına Geliyor"

Ümit Özdağ, Buğra Gökçe'nin Silivri'de tutulmasının yanlış bir karar olduğunu ve bu durumun Türkiye'nin potansiyelini kullanmasına engel teşkil ettiğini savundu. Özdağ, şu ifadeleri kullandı:

"Buğra Gökçe’yi Silivri’ye koymak, Buğra Gökçe’yi hapse koymak, bir milli değeri kullanmamak demektir. Hani bir nükleer reaktörünüz var, onu siz kenara koymuşsunuz ya; halbuki Buğra Gökçe’ye şunu söyleyin: 'Buğra Bey, şu projeleri nasıl yaparız?' deyin, otursun size Türkiye için proje hazırlasın."

Özdağ'ın bu sözleri, Gökçe'nin serbest bırakılması ve ülkeye hizmet etmesi gerektiği yönündeki çağrısını net bir şekilde ortaya koyuyor.

Buğra Gökçe'nin tutukluluğu ve Ümit Özdağ'ın açıklamaları, Türkiye'de siyasi tartışmalara neden olmaya devam ediyor. Gökçe'nin serbest bırakılıp bırakılmayacağı ve ülkeye katkı sağlayıp sağlamayacağı merak konusu olmaya devam ediyor. Bu olay, Türkiye'deki hukuk sistemi ve siyasi iklim hakkında önemli soruları gündeme getiriyor.