
Tunç Soyer'den Cezaevinden Çarpıcı Demokrasi Uyarısı!
Eski İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, cezaevinden kaleme aldığı yazısında neoliberalizme dikkat çekti. 45 gündür cezaevinde olduğunu ve bu süreçte bolca okuma yaptığını belirten Soyer, neoliberalizmin demokrasi üzerindeki etkilerini ve tehlikelerini vurguladı. Soyer, bu insanlık dışı sürecin ancak demokrasi ve toplumsal dayanışma ile sonlandırılabileceğini ifade etti.
Neoliberalizmin Yükselişi ve Demokrasiye Etkileri
Soyer, yazısında neoliberalizmin tarihsel sürecini ve demokrasinin yerini nasıl aldığını anlatıyor. Sanayi Devrimi ile güçlenen kapitalist üretim ilişkilerinin, liberal düşünceyi yol gösterici hale getirdiğini ve ardından neoliberalizme evrildiğini belirtiyor. Neoliberalizmin temel politikalarını ise şöyle sıralıyor:
- Kamu mülkiyetinin ve hizmetlerin özelleştirilmesi
- Sosyal devletin radikal ölçüde küçültülmesi
- Emeğin dizginlenmesi
- Sermayenin kuralsızlaştırılması
- Yabancı yatırımcılar için vergi ve gümrük dostu bir iklim yaratılması
Soyer, bu politikaların uygulanmasıyla birlikte sermayenin serbest bırakıldığını, işçi sınıfının yaşam standartlarının düştüğünü ve eşitsizliğin arttığını vurguluyor. Bu durumun demokrasiye çok yönlü saldırılara yol açtığını ve hukuka dayalı toplumsal adaletin yerine geleneksel ahlakın geçirilmeye çalışıldığını ifade ediyor.
Neoliberalizmin Demokrasiyi Nasıl Boğduğu
Soyer, neoliberalizmin demokrasiyi boğmasının temel nedenlerini şu şekilde açıklıyor: Demokrasinin temeli olan siyasal eşitlik ortadan kalktıkça, siyasal iktidar belli bir kesim tarafından ve bu kesimin çıkarına kullanılmaya başlar. Halkın yönetimi içi boş bir görsel haline gelir. Neoliberalizm, toplumsal ve ekonomik eşitsizliklerin siyasal eşitliği tehlikeye atmasına çare aramak yerine, toplumsalı ortadan kaldırmaya gayret eder. Bu durum, demokrasinin yerine teknokrasi ve kuvvetli, özerk bir devlet getirmeyi amaçlar.
Soyer, Friedrich Hayek'in "Toplumsal adaletin bir serap olduğunu ve özgür bir medeniyetin değerlerinin çoğuna ciddi bir tehdit yarattığını" sözünü hatırlatarak, neoliberalizmin toplumsal dayanışmayı nasıl zayıflattığını vurguluyor.
Soyer'in yazısında dikkat çektiği bir diğer nokta ise, neoliberal düzenlerde demokrasi karşıtı siyasal güçlerin ve enerjilerin genişlemesi ve yaygınlaşması. Eşitsizliği ve güvencesizliği artıran bu düzenin, öfkeli sağ popülizme yol açtığını ve otoriter liderleri güçlendirdiğini belirtiyor.
Çözüm: Demokrasi ve Toplumsal Dayanışma
Soyer, neoliberalizmin vahşi yüzünün Gazze'den Ukrayna'ya kadar birçok yerde görüldüğünü ifade ederek, "Değişim elimizdedir ve iki anahtarı vardır. Bu insanlık dışı süreci demokrasiye ve birbirimize sahip çıkarak, toplumsal dayanışmayı güçlendirerek sonlandıracağız" mesajını veriyor.
Sonuç olarak, Tunç Soyer'in cezaevinden yaptığı bu uyarı, neoliberalizmin demokrasi üzerindeki tehlikeli etkilerini bir kez daha gözler önüne seriyor. Soyer'in vurguladığı gibi, bu olumsuz gidişatı durdurmanın ve daha adil bir dünya inşa etmenin yolu, demokrasiye sahip çıkmaktan ve toplumsal dayanışmayı güçlendirmekten geçiyor.