Tufts Üniversitesi yüksek lisans öğrencisi Rümeysa Öztürk, ABD Göçmenlik ve Gümrük Muhafaza (ICE) merkezinde geçirdiği 45 günün ardından özgürlüğüne kavuştu. Massachusetts'e dönen Öztürk, havalimanında yaptığı açıklamada, Amerikan adalet sistemine güvendiğini vurguladı ve kendisine destek olan herkese teşekkür etti.
Rümeysa Öztürk'ten Duygusal Açıklama
Mart ayının sonunda Somerville'deki evinin önünde sivil polisler tarafından gözaltına alınan Rümeysa Öztürk, 45 gün süren tutukluluğunun ardından kefaletle serbest bırakıldı. Boston Logan Uluslararası Havalimanı'nda gazetecilere konuşan Öztürk, yanında avukatları, Massachusetts Senatörü Ed Markey ve Temsilciler Meclisi üyesi Ayanna Pressley ile birlikteydi.
Öztürk, "Amerika, dünyanın en büyük demokrasisi ve bizlerin paylaştığı değerlere inanıyorum. Amerikan adalet sistemine güveniyorum. Bu çok zorlu bir süreçti. Ama gösterilen destek, nezaket ve ilgi için çok minnettarım" dedi. Gözaltındayken kendisini ziyaret eden Kongre heyetine, avukatlarına, öğrenci arkadaşlarına, Tufts Üniversitesi Yüksek Lisans Öğrencileri Sendikası'na ve kendisine mektup gönderen herkese teşekkürlerini iletti.
Hukukçulardan Teşekkür ve Uyarılar
Amerikan Sivil Özgürlükler Birliği (ACLU) Massachusetts Şubesi İcra Direktörü Carol Rose, Öztürk'ün davasında çalışan avukatlara, yargıçlara ve serbest bırakılması için mücadele eden herkese teşekkür etti. Rose, "Tüm savunuculara ve yargıya minnettarız. Massachusetts'ten Vermont'a, New York'taki İkinci Temyiz Mahkemesi'ne kadar pek çok yargıç büyük cesaret gösterdi. Hukuksuz yürütme eylemlerini denetleyerek hukuk devletini savundular" şeklinde konuştu. Ayrıca, Öztürk'ün gözaltına alınmasını haklı çıkaracak herhangi bir kanıtın sunulmadığını da belirtti.
Öztürk'ün avukatlarından Mahsa Khanbabai ise, ülkedeki diğer yabancı öğrencilerin gözaltına alınmasına karşı mücadelenin devam edeceğini vurguladı. Khanbabai, "Hükümete, kaynaklarını gerçekten tehdit oluşturan kişilere yönlendirmesi çağrısında bulunuyorum. Yetkin uluslararası öğrenciler, akademisyenler ve haksız yere şeytanlaştırılarak cezaevlerine konulan göçmenler değil. Bu insanlar ülkemize canlılık katıyor" ifadelerini kullandı.
Sınır Dışı Süreci Devam Ediyor
ABD Temsilciler Meclisi üyesi Ayanna Pressley, Öztürk'ün serbest bırakılmasının önemli bir kazanım olduğunu ancak mücadelenin henüz sona ermediğini belirtti. "Rümeysa kefaletle serbest bırakıldı ama sınır dışı edilme süreci hâlâ devam ediyor. İşimiz bitmedi. Ama birlikte daha güçlüyüz" dedi. Senatör Markey ise, Öztürk'ün kendi durumundan çok diğer tutuklu kadınların sorunlarına odaklanmasının ilham verici olduğunu söyledi.
ACLU Massachusetts Hukuk Direktörü Jessie Rossman, Öztürk'ü kefaletle serbest bırakan yargıcın, "Rümeysa'nın tutuklanması ve gözaltında tutulmasının ciddi ifade özgürlüğü ve adil yargılanma hakkı ihlalleri doğurduğunu" vurguladığını aktardı.
Rümeysa Öztürk'ün serbest bırakılması, hukuksuz uygulamalara karşı verilen mücadelenin bir zaferi olarak görülüyor. Ancak, sınır dışı edilme sürecinin devam etmesi, mücadelenin henüz sona ermediğini gösteriyor. Bu olay, Amerika Birleşik Devletleri'ndeki göçmenlik politikaları ve adalet sistemi üzerine önemli soruları gündeme getirirken, uluslararası öğrencilerin ve akademisyenlerin haklarının korunmasının önemini bir kez daha vurguluyor.