İzmir Barosu, Güzelbahçe Polis Merkezi'nde yaşanan olayla ilgili sert bir açıklama yaptı. İddiaya göre, dosya incelemesi yapmak isteyen iki avukat, polis memurlarının fizikî müdahalesiyle karşılaştı. Baro, olayı "görevi kötüye kullanma ve görevi başındaki kamu görevlisi avukata karşı görevini yapmasını engelleme eylemi" olarak nitelendirdi.
Olayın Detayları
İzmir Barosu'nun açıklamasına göre, avukatlar müvekkilleriyle ilgili bir dosyanın takibi için polis merkezine gitti. Ancak, vekâletname ibraz etmelerine rağmen dosya incelemesi yapmalarına izin verilmedi. Hatta bir polis memuru, avukatlardan birini iterek karakoldan çıkarmaya çalıştı. Baro, bu durumu kabul edilemez bulduğunu ve hukuki süreçleri başlatacağını duyurdu.
Baro tarafından yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi:
"Müvekkilleriyle ilgili bir dosyanın takibi için polis merkezine giden meslektaşlarımıza, vekâletnamesiz dosya incelemesi yapılamayacağı söylenmiş; bunun üzerine CMK gereği vekâletnameye gerek olmadığı hatırlatılmış ancak polis aynı tavrını sürdürmüştür. Bu tavır karşısında yanlarında getirdikleri vekâletnameyi ibraz ederek görevlerini yapmaya çalışan meslektaşlarımıza polis, ‘Hiçbir şey inceletmiyorum, vekâletnameyle de inceletmiyorum, gidin nereye şikâyet ederseniz edin.’ şeklinde beyanda bulunmuş; gösterilen tepki üzerine ise bir meslektaşımız aynı polis tarafından itilerek karakoldan çıkarılmaya çalışılmıştır."
Avukatlar Saatlerce Bekletildi
Olayın sadece fizikî müdahaleyle sınırlı kalmadığı belirtildi. Çok sayıda avukatın, İzmir Emniyet Müdürlüğü Yeşilyurt Hizmet Binası'nda saatlerce bekletildiği, görevli memur olmadığı gerekçesiyle müvekkilleriyle görüştürülmediği ifade edildi. Yapılan şikâyetler ve görüşmeler sonucunda görüşmelerin sağlanabildiği aktarıldı.
İzmir Barosu'nun tepkisi şu şekilde oldu:
"Polis devletini kabul etmiyoruz! Kendisini yasalardan, hukuktan üstün gören bir anlayışı asla kabul etmiyoruz!"
Hukuk Devleti İlkesi ve Avukatların Rolü
Hukuk devleti ilkesi, devletin tüm eylem ve işlemlerinin hukuka uygun olmasını gerektirir. Bu ilkenin temel unsurlarından biri de savunma hakkının etkin bir şekilde kullanılabilmesidir. Avukatlar, savunma hakkının temsilcileri olarak, hukuk devletinin vazgeçilmez unsurlarıdır. Avukatların görevlerini serbestçe ve bağımsız bir şekilde yerine getirebilmeleri, adil yargılanma hakkının sağlanması açısından büyük önem taşır.
Türkiye'de avukatlık mesleği, 1136 sayılı Avukatlık Kanunu ile düzenlenmiştir. Bu kanun, avukatların hak ve yetkilerini, görev ve sorumluluklarını belirler. Avukatlık Kanunu'na göre, avukatlar, yargının kurucu unsurlarından biri olan bağımsız savunmayı temsil ederler. Avukatlar, hukuki bilgi ve tecrübelerini kullanarak, müvekkillerinin haklarını korur ve adaletin sağlanmasına katkıda bulunurlar.
İzmir Barosu'nun bu olay karşısındaki tepkisi, avukatların görevlerini yaparken karşılaştıkları zorluklara dikkat çekiyor. Baro'nun açıklaması, hukuk devletinin korunması ve savunma hakkının etkin bir şekilde kullanılabilmesi için avukatların desteklenmesi gerektiğini vurguluyor.
Yaşanan bu olay, avukatların mesleklerini icra ederken karşılaştıkları zorlukları bir kez daha gözler önüne serdi. İzmir Barosu'nun kararlı duruşu ve olayın takipçisi olacağını açıklaması, hukuk camiasında umut verici bir gelişme olarak değerlendiriliyor. Olayın aydınlatılması ve sorumluların cezalandırılması, benzer olayların yaşanmaması adına büyük önem taşıyor.
