MEB Önünde Eğitim-İş'ten Proje Okulu Atamalarına Şok Tepki!
İzmir Ege Haberleri

MEB Önünde Eğitim-İş'ten Proje Okulu Atamalarına Şok Tepki!


10 April 20255 dk okuma10 görüntülenmeSon güncelleme: 15 June 2025

Eğitim ve Bilim İşgörenleri Sendikası (Eğitim-İş),Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) önünde gerçekleştirdiği basın açıklamasıyla, "2025 yılı Özel Program ve Proje Uygulayan Eğitim Kurumlarına Öğretmen Atama ve Yönetici Görevlendirme" sınav sonuçlarına sert tepki gösterdi. Sendika, sonuçların belirli kriterlere dayanmadığı ve keyfi olduğu gerekçesiyle atamaların iptal edilmesini talep etti.

Eğitim-İş'ten MEB'e Sert Eleştiri

Eğitim-İş Genel Başkanı Kadem Özbay, MEB'in okulları, öğretmenleri ve öğrencileri proje okulu, nitelikli, niteliksiz gibi ayrımlara tabi tutmaktan vazgeçmesi gerektiğini vurgulayarak, "Okulların sahibi değilsiniz, buralar sizin şirketleriniz değil, eğitimde eşitliği, adaleti, hakkı ve liyakati öncelemek, sağlamak MEB’in asli görevidir" dedi. Özbay, proje okullarının MEB’in istediği atamaları yapma projesi olduğunu, keyfiliğin ve kayırmanın adresi haline geldiğini savundu.

Özbay ayrıca, Milli Eğitim Bakanlığı'nın eğitimdeki sorunları çözmek yerine bilinçli olarak yeni sorunlar yaratmaya devam ettiğini iddia etti. Proje okullarının, atamaya dair objektif hiçbir kriteri bulunmaması nedeniyle siyasetin ve yandaş sendikaların makam ve koltuk dağıtmak için kullandığı bir garabete dönüştüğünü ifade etti.

Kayırmacılık İddiaları ve Belirsizlikler

Yapılan son atamalarla birlikte kayırmacılığın ve keyfiliğin bir kez daha gözler önüne serildiğini belirten Özbay, proje okullarındaki binlerce öğretmenin görev süresinin neden uzatılmadığına ve yeni atamaların hangi ölçütlere göre yapıldığına dair somut bir kanıtın bulunmadığını söyledi. Özbay, "Görünen o ki okullarımızı protokollerle cemaat ve tarikatlara teslim eden Milli Eğitim Bakanlığı, kendini tüm okulların sahibi olarak görmekte, liyakati, hakkı, hukuku yok saymakta, adaletsizliğin odağı olmaktadır" şeklinde konuştu.

MEB verilerine göre 2 bin 153 proje okulu bulunduğunu, bu okullarda 79 bin 286 öğretmen ve 5 bin 318 yöneticinin görev yaptığını, yaklaşık 500 bin öğretmenin ise proje okullarına atanma kriterini taşıdığını aktardı.

Özbay, bir örnek vererek, bir proje okulunda 3 kadro varken 4 kişinin başvuru yaptığını ancak hiçbir atamanın yapılmadığını dile getirdi ve şu soruları sordu:

  • Neden kendinize uygun kişiyi bulamadınız mı?
  • Çarpık sisteminiz mi yetersiz kaldı?

Kıdemli birçok öğretmenin, doktorası olan, yüksek lisansı olan, başarı ve üstün başarı belgeleri olan, maaşla ödüllendirilmesi olan, soruşturması, cezası olmayan, yıllardır aynı okulda görev yapan öğretmenlerin atanmadığını belirten Özbay, "Ne olursa atanabilir, atanması için size tam olarak ne lazım, dürüst olun, buyurun açıklayın!" çağrısında bulundu.

Eğitim-İş'in Talepleri ve CHP'den Destek

Eğitim-İş üyeleri, MEB'e şu çağrılarda bulundu:

  • Okullar arasındaki özel program ve proje uygulama okulu ayrımına son verilmesi
  • Liyakati ve şeffaflığı esas alan bir sistemin oluşturulması
  • Proje okulu atamalarında objektif kriterlere dayalı olmayan keyfi atamaların derhal iptal edilmesi
  • Kayırmacılığa son verilmesi

Eğitim-İş’in basın açıklamasına destek veren CHP Isparta Milletvekili Hikmet Yalım Halıcı ise, 2014 yılından bu yana devam eden proje okulu uygulaması ile diğer okullardan hiçbir farkı olmayan okullara ayrı statü verildiğini belirterek, bu okullara öğretmenlerin hangi kriterlere göre atandığının belirsiz olduğunu söyledi ve "Proje okullarda görev alabilmek için hangi listeye girilmeli? İktidarın parti teşkilatına mı yoksa yandaş sendikaya mı?" sorularını yöneltti.

Eğitim-İş'in bu sert tepkisi ve CHP'nin desteğiyle, proje okulu atamaları konusundaki tartışmaların daha da alevleneceği öngörülüyor. MEB'in bu eleştirilere nasıl bir yanıt vereceği ve atamalarda herhangi bir değişiklik yapıp yapmayacağı merakla bekleniyor.