Kılıçdaroğlu CHP'yi Üzdü mü? Bakan'dan Şok Sözler!
CHP Genel Başkan Yardımcısı Murat Bakan, Kemal Kılıçdaroğlu'nun 38. Olağan Kurultay sürecindeki sessizliğine sert tepki gösterdi. Bakan, Kılıçdaroğlu'nun bu tavrının sadece kendilerini değil, tüm CHP'lileri üzdüğünü belirtti. Peki, bu beklenmedik çıkışın ardında yatan sebepler neler? İşte tüm detaylar...
Kılıçdaroğlu'nun Sessizliği CHP'yi Karıştırdı mı?
Murat Bakan, Kılıçdaroğlu'nun kurultay sürecinde yaşanan polis müdahalesi ve biber gazı olaylarına rağmen sessiz kalmasını eleştirdi. "Bir partinin uzun yıllar genel başkanlığını yapmış bir insanın milletvekillerine müdahale edilirken sessiz kalması dikkat çekici," diyen Bakan, Kılıçdaroğlu'nun partiye sahip çıkan bir tutum sergilemesini umduğunu dile getirdi.
Bakan, Kılıçdaroğlu'nun avukatı Celal Çelik'in açıklamalarını da değerlendirerek, "Bu kadar toplumun beklentisine rağmen davadan sonra yapılmış olması geç yapılmış bir açıklama," ifadelerini kullandı. Kılıçdaroğlu'nun sessizliği nedeniyle toplumda farklı beklentilerin oluştuğunu ve bu durumun tepki çektiğini vurguladı.
Bakan'ın açıklamalarından satır başları:
- Kılıçdaroğlu'nun sessizliği CHP'lileri üzdü.
- Polis müdahalesi ve biber gazı olaylarına sessiz kalınması dikkat çekici.
- Toplumda kayyum atanacağı yönünde beklentiler oluştu.
- Açıklamanın geç yapılması partiye zarar verdi.
Gürsel Tekin Olayı: CHP'de Neler Oluyor?
Bakan, Mahkeme kararıyla CHP İstanbul İl Yönetimi'ne geçici olarak görevlendirilen eski CHP Milletvekili Gürsel Tekin'e ilişkin de çarpıcı açıklamalarda bulundu. "Gürsel Tekin partide genel sekreterlik yapmış, il başkanlığı yapmış, meclis üyeliği yapmış, milletvekilliği yapmış, partiye yaşattığı durum, binlerce polisle girmesi bunlar bizim tahmin edeceğimiz şeyler değildi. Ama yaşattı. Toplum da bunları not ediyor," dedi.
Bakan, 21 Eylül'de gerçekleştirilecek olağanüstü kurultayın tamamlanacağını belirterek, genel başkanlık koltuğuna oturmak isteyenlerin seçimle yarışması gerektiğini vurguladı. "Yargı yoluyla sonuç almaya çalışmanın anlamı yok," şeklinde konuştu.
Kürt Sorunu: Çözüm Nerede Aranmalı?
TBMM'de oluşturulan Milli Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu’nun kamuoyunun beklentilerini karşılayamadığını belirten Bakan, kalıcı bir çözümün ancak demokrasi ve adaletle mümkün olabileceğini söyledi. "Kürt sorununun çözüleceği yer Parlamentonun çatısı altındadır diyen biziz," ifadelerini kullandı. Meşru siyasetin dışında çözüm aramanın doğru olmadığını savundu.
Bakan, komisyonun sadece Kürt sorunu değil, milli dayanışma, kardeşlik ve demokrasi konularında da kalıcı çözümler üretmesi gerektiğini vurguladı. Demokratikleşme, yargının siyasallaşmasının ortadan kaldırılması ve tutukluluğun istisna olduğu bir yargı düzenine geçilmesi gerektiğini belirtti.
Sonuç olarak, Murat Bakan'ın Kemal Kılıçdaroğlu'na yönelik eleştirileri CHP içinde yeni bir tartışma başlattı. Kılıçdaroğlu'nun sessizliği ve Gürsel Tekin olayı, partideki gerginliği gözler önüne serdi. Kürt sorununun çözümü konusunda ise meşru zeminde ve demokratik yöntemlerle hareket edilmesi gerektiği vurgulandı. Bu gelişmeler, CHP'nin geleceği açısından önemli ipuçları sunuyor.
