İzmir'in tarihi hamamları, artan maliyetler ve su kriziyle mücadele ediyor. Bir zamanlar şehrin sosyal yaşamının önemli bir parçası olan bu hamamlar, günümüzde kapanma tehlikesiyle karşı karşıya. Yüksek su faturaları, sayaç zorunluluğu ve artan işletme giderleri, asırlık hamamları adeta can çekişir hale getirdi. Peki, bu kültürel mirasımızı korumak için neler yapılabilir?
İzmir Hamamları Neden Kapanıyor?
İzmir Hamamcılar ve Banyocular Esnaf Odası Başkanı Nafi Karaca, artezyen suyu kullanan tesislerde sayaç takma zorunluluğunun maliyetleri artırdığını belirtiyor. Karaca'ya göre, bu durum zaten zor durumda olan hamam işletmelerini daha da çıkmaza sokuyor. Karaca, "Saat taksanız ne olacak? Motoru yanacak, elektrik parası vereceğim, boşuna masraf yapacağım. Bir de siz üstüne atık su parası alacaksınız. Zaten atık suyu, çöp vergisini ödüyoruz. 'Bir koyundan bir post çıkar,'" diyerek duruma tepki gösteriyor.
Ege yöresinde hamam kültürünün giderek azaldığını belirten Karaca, bu geleneği yaşatmak için gelin hamamları gibi etkinlikler düzenlediklerini ancak bunun yeterli olmadığını vurguluyor. İzmir'de şu anda sadece 35 hamam bulunuyor ve bu sayı her geçen gün azalıyor. Yeni yapılan lüks hamamlar ise normal vatandaşın bütçesini aşıyor. Normal bir hamam 350 TL iken, lüks yerlerde fiyat 500-600 TL'ye kadar çıkabiliyor.
Yüksek Maliyetler Hamamları Vuruyor
45 yıldır hamamda kese yapan Muhterem Yılmaz, eski dönemlerde İzmir'de 30 aktif hamam olduğunu ancak bu sayının günümüzde 10'a düştüğünü söylüyor. Yılmaz'a göre, eskiden insanlar evlerinde soba ya da doğalgaz olmadığı için hamama geliyorlardı ve hamam kültürü canlıydı. Ancak şimdi SPA tarzı merkezlerin, güzellik salonlarının artışı ve yükselen maliyetler nedeniyle eski tip hamamlar rekabet edemiyor.
Yılmaz, artezyen sularına sayaç takılmasının ve atık su bedellerinin eklenmesinin maliyetleri daha da artırdığını belirtiyor. "Elektrik faturası 7-8 bin TL, su faturası 8-9 bin TL geliyor. Mutfakta kullandığımız şehir suyu için bu ay sadece 5 bin lira ödedik. Kira, bakım, vergi gibi sabit giderler de eklendiğinde işletmeyi ayakta tutmak neredeyse imkansız hale geliyor," diyor.
Hamam işletmecileri, giderlerin düşürülmesi ve hamam kültürünün yaşatılması için devlet desteği bekliyor.
Hamam Kültürümüzü Kaybetmeyelim
Muhterem Yılmaz, hamam kültürünün yaşatılması için desteklenmesi gerektiğini vurguluyor ve "Yarın bir gün Yunanlar buna da sahip çıkar. Zaten baklavaya, başka şeylere de sahip çıktılar. Bu kültürün kaybolmaması için önlem almak gerekiyor," diyor. Yılmaz, Yunanistan ve Kıbrıs'ta hamam hizmetlerinin daha uygun fiyata sunulduğunu, Türkiye'de ise bir müşterinin 7-8 bin TL'ye kadar masraf yapabildiğini belirtiyor. Bu durumun, hamam kültürümüzü tehdit ettiğini ifade ediyor.
İzmir'in tarihi hamamları, sadece birer yıkanma mekanı değil, aynı zamanda kültürel mirasımızın önemli bir parçasıdır. Bu hamamların kapanması, geçmişimizle olan bağımızın zayıflamasına neden olabilir. Yetkililerin ve ilgili kurumların bu soruna çözüm bulması, hamam kültürümüzü yaşatmak ve gelecek nesillere aktarmak için büyük önem taşıyor. Aksi takdirde, İzmir'in tarihi hamamları, sadece birer anı olarak kalabilir.