İsrail'in Gazze Şeridi, Lübnan ve Suriye'deki işgal politikaları ve bu bölgelerdeki askerlerinin süresiz kalacağı açıklaması, bölgede tansiyonu yükseltirken, Hamas ile ateşkes ve rehine takası görüşmelerini daha da çıkmaza sokabileceği belirtiliyor. Bu karar, uluslararası kamuoyunda endişeyle karşılanırken, bölgedeki insani krizin derinleşmesinden de kaygı duyuluyor.
İsrail'in Süresiz Askeri Varlığı: Ne Anlama Geliyor?
İsrail ordusu, geçtiğimiz ay ateşkesin sona ermesinin ardından Gazze'nin büyük bir bölümünde kontrolü yeniden sağladı. Lübnan'da da Hizbullah ile yapılan ateşkese rağmen bazı bölgelerden çekilmeyi reddediyor. Suriye'de ise, Beşar Esad rejiminin zayıflamasıyla birlikte güney Suriye'de bir tampon bölge oluşturdu. İsrail Savunma Bakanı Israel Katz'ın açıklamaları ise bu durumun kalıcı hale gelebileceğine işaret ediyor. Katz, "Geçmiştekinden farklı olarak, (İsrail ordusu) temizlenip ele geçirilen bölgeleri boşaltmıyor. Ordu, Gazze'de, tıpkı Lübnan ve Suriye'de olduğu gibi geçici ya da kalıcı her durumda düşman ile İsrail yerleşimleri arasında bir tampon bölge olarak güvenlik bölgelerinde kalmaya devam edecektir," ifadelerini kullandı.
Bu durum, İsrail'in bölgedeki askeri varlığını sürdürme ve güvenlik kaygılarını ön planda tutma stratejisinin bir parçası olarak değerlendiriliyor. Ancak, bu strateji aynı zamanda Filistinlilerin topraklarına dönüş umutlarını da zayıflatıyor ve bölgedeki istikrarsızlığı körüklüyor.
Filistin'de İnsani Kriz Derinleşiyor
İsrail'in saldırıları sonucunda Gazze'de hayatını kaybeden Filistinlilerin sayısı 51 bini aşmış durumda. Gazze Sağlık Bakanlığı'na göre, ölenler arasında henüz bir yaşını doldurmamış bebekler de bulunuyor. Saldırılar, bölgedeki altyapıyı da büyük ölçüde tahrip etti ve yaklaşık 2 milyonluk Filistin nüfusunun yüzde 90'ı yerinden edildi.
Birleşmiş Milletler İnsani Yardım Ofisi (OCHA), Gazze Şeridi genelinde akut yetersiz beslenmede artış olduğunu bildiriyor. Su kıtlığı da giderek artarken, Filistinliler temiz su kaynaklarına ulaşmakta büyük zorluklar yaşıyor. Bölgedeki insani krizin boyutları her geçen gün daha da büyüyor.
- Yetersiz beslenme
- Su kıtlığı
- Sağlık hizmetlerine erişim zorluğu
- Barınma sorunu
Ateşkes ve Rehine Takası Umutları Azalıyor mu?
Hamas, Gazze'den tam bir İsrail çekilmesi ve kalıcı bir ateşkes sağlanmadan elinde kalan rehineleri serbest bırakmayacağını açıkladı. Rehinelerin ailelerini temsil eden kuruluşlar ise, İsrail'in toprak ele geçirme önceliği nedeniyle rehinelerin hayatlarının tehlikeye atıldığını savunuyor. Kuruluşlar, "Rehinelerin önce geleceğine söz verdiler. Ancak pratikte, İsrail rehinelerden önce toprak ele geçirmeyi tercih ediyor. Arzu edilen ve mümkün olan tek çözüm, tüm rehinelerin bir anlaşma kapsamında aynı anda serbest bırakılmasıdır, bu, savaşın sona ermesi pahasına olsa bile," şeklinde açıklama yaptı.
İsrail'in Gazze'deki askeri varlığını sürdürme kararı, Hamas'ın tavrını daha da sertleştirebilir ve ateşkes görüşmelerini çıkmaza sokabilir. Bölgedeki gerginliğin artması, yeni çatışmaların yaşanma olasılığını da beraberinde getiriyor.
İsrail'in askerlerinin süresiz kalacağını açıklaması, bölgedeki barış umutlarını zayıflatırken, insani krizi derinleştiriyor ve ateşkes görüşmelerini daha da zorlaştırıyor. Uluslararası toplumun, bölgedeki gerginliği azaltmak ve kalıcı bir çözüm bulmak için daha fazla çaba göstermesi gerekiyor. Aksi takdirde, Ortadoğu'da yeni ve daha büyük çatışmaların yaşanması kaçınılmaz olabilir.
