Ekrem İmamoğlu'nun gözaltına alınmasının ardından sosyal medyada tepki gösteren ve eylemlere katılan 90 kişi hakkında iddianame hazırlandı. "Sokağa çıkalım" çağrısı yapanlara hapis istenmesi dikkat çekti. Peki, bu durum ifade özgürlüğü kapsamında mı değerlendirilmeli?
"Sokağa Çıkalım" Paylaşımı Suç Sayıldı!
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, Ekrem İmamoğlu'nun 19 Mart'ta gözaltına alınmasının ardından sosyal medyada tepki gösteren ve eylemlere katılan 90 kişi hakkında iddianame hazırladı. İddianamede, 19 kişinin "suç işlemeye alenen tahrik etme" suçundan 6 aydan 5 yıla kadar hapis cezasıyla cezalandırılması talep edildi. Suç sayılan paylaşımlar arasında "sokağa çıkalım" çağrıları da yer alıyor. İşte o paylaşımlardan bazıları:
- "Tüm ülke genel greve gitmeli, iş bırakmalı, sokağa çıkmaya korkuyu anlıyorum ama kimse buna bişi diyemez herkesi işten çıkaramaz herkesi tutuklayamazlar bu kadar"
- “ferman padişahınsa sokaklar bizimdir"
- "Ey Türk milleti ey muhalefet nerede buluşuyoruz bugün imdat artık ya nerede buluşuyoruz delireceğim sokaklara çıkabilir miyiz artık"
- "sokağa çıkalım lütfen bizden sokakları alamasınlar, bu mücadele evde tek başına verilmiyor işte omuz omuza olmamız lazım”
- "yarından itibaren kürsülerde gerçekler konuşulacak büyük üniversite mitinginde buluşuyoruz!#sokağa”
Diğer İddianameler ve Hapis Talepleri
İddianamede, 61 kişi hakkında "Toplantı ve Yürüyüşlere Silâh ve Benzeri Aletler Taşıyarak veya Kendilerini Tanınmayacak Hâle Getirerek Katılma" suçundan 2 yıl 6 aydan 4 yıla kadar hapis cezası istendi. Ayrıca, İstanbul Valiliği'nin yasaklama kararına rağmen protestolara katılan 8 kişinin de "Kanuna Aykırı Toplantı ve Yürüyüşlere Silahsız Katılarak İhtara rağmen Kendiliğinden Dağılmama" suçundan 1 yıl 6 aydan 3 yıla kadar hapis cezasıyla cezalandırılmaları talep edildi.
İfade Özgürlüğü Tartışması
Bu gelişmeler, ifade özgürlüğü sınırları ve protesto hakkı konularında yeniden tartışma başlattı. Birçok hukukçu, "sokağa çıkalım" gibi çağrıların şiddete teşvik içermediği sürece ifade özgürlüğü kapsamında değerlendirilmesi gerektiğini savunuyor. Ancak, savcılık makamı bu tür paylaşımların "suç işlemeye alenen tahrik etme" niteliği taşıdığını iddia ediyor. Bu durum, Türkiye'deki ifade özgürlüğü ve protesto hakkı konularındaki hassasiyeti bir kez daha gözler önüne seriyor.
Sonuç olarak, Ekrem İmamoğlu protestolarına katılan ve sosyal medyada "sokağa çıkalım" çağrısı yapan kişilere yönelik hapis istemi, kamuoyunda geniş yankı uyandırdı. Bu durum, ifade özgürlüğü ve protesto hakkı gibi temel hakların sınırları konusunda önemli bir tartışmayı da beraberinde getirdi. Mahkeme sürecinin nasıl ilerleyeceği ve kararın ne olacağı merakla bekleniyor.