Eğitimde Alarm Zilleri! Eğitim-Sen'den Kriz Raporu
İzmir Ege Haberleri

Eğitimde Alarm Zilleri! Eğitim-Sen'den Kriz Raporu


20 June 20255 dk okuma2 görüntülenmeSon güncelleme: 20 June 2025

Eğitim ve Bilim Emekçileri Sendikası (Eğitim-Sen) İzmir Şubeleri, 2024-2025 eğitim öğretim yılının sona ermesiyle birlikte çarpıcı bir değerlendirme raporu yayımladı. Raporda, Türkiye'deki eğitim sisteminin çok boyutlu bir kriz içinde olduğu vurgulanırken, yapısal sorunlar, laiklikten uzaklaşma, artan maliyetler ve çocuk işçiliği gibi önemli konulara dikkat çekildi. Eğitim-Sen, bu sorunlara çözüm önerisi olarak 8 maddelik bir talep listesi de sundu.

Eğitimde Derinleşen Kriz: Eğitim-Sen'den Kritik Uyarılar

Eğitim-Sen İzmir Şubeleri Dönem Sözcüsü Bülent Karakaş, yaptığı açıklamada, Türkiye eğitim sisteminin derin yapısal krizlerle karşı karşıya olduğunu belirtti. Özellikle örgün eğitim dışında kalan yaklaşık 1.5 milyon çocuğun durumuna dikkat çeken Karakaş, bu durumun sadece sayısal bir problem olmadığını, aynı zamanda toplumsal bir krizi de ifade ettiğini vurguladı. Karakaş, "Hayatlardır, düşlerdir eksilen" sözleriyle, yaşanan olumsuz tabloyu çarpıcı bir şekilde özetledi.

Deprem bölgesindeki okulların durumu da raporda önemli bir yer tuttu. Yıkık veya ağır hasarlı okullarda, kalabalık sınıflarda ve konteyner sınıflarda eğitim faaliyetlerinin sürdürülmeye çalışıldığı belirtildi. Karakaş, "Öğrenciler konteyner sınıflarda öğrenmeye, öğretmenler enkazın içinde umut üretmeye çalışıyor" diyerek, bölgedeki eğitimcilerin ve öğrencilerin yaşadığı zorluklara dikkat çekti.

Mesleki Eğitim Merkezleri (MESEM) uygulamasının ise çocuk işçiliğini meşrulaştırdığı eleştirisi getirildi. İş kazalarında hayatını kaybeden öğrencilerin, bu politikanın acı bir sonucu olduğu vurgulandı.

Velilerin Omuzlarındaki Yük Artıyor: Ücretsiz Eğitim Hayal Mi?

Eğitim-Sen'in raporunda, ücretsiz eğitim hakkının fiilen ortadan kalktığı ve velilerin kırtasiye, kıyafet, servis ve yemek gibi giderler nedeniyle ciddi ekonomik baskı altında olduğu belirtildi. Ayrıca Diyanet ve dini vakıflarla imzalanan protokoller aracılığıyla eğitim sisteminin laik ve bilimsel temelden uzaklaştığı kaydedildi.

Bayraklı depremi sonrasında yıkılan okul binalarının hala inşa edilmemesi nedeniyle birçok okulun aynı binayı dönüşümlü olarak kullanmak zorunda kaldığı ifade edildi. İmam Hatip okullarına az sayıda öğrenciye rağmen büyük binaların tahsis edilmesi ise eğitimde politik önceliklerin etkisini gözler önüne serdi.

Norm fazlası ve proje okulu atamalarıyla birçok öğretmenin mağdur edildiği, liyakatsiz ve sendikal ayrımcılığa dayalı yönetici atamalarına son verilmesi gerektiği de raporda yer alan önemli talepler arasında.

Eğitim-Sen'den 8 Maddelik Çözüm Önerisi

Eğitimin bilimsel, laik ve kamusal bir hak olduğunu vurgulayan Eğitim-Sen, kamuoyuyla paylaştığı 8 maddelik talep listesiyle çözüm önerilerini sıraladı:

  • Tüm çocukların eğitime erişimi sağlanmalı.
  • Deprem bölgesindeki eğitim altyapısı hızla tamamlanmalı.
  • MESEM gibi çocuk emeğini istismar eden uygulamalara son verilmeli.
  • Eğitim parasız olmalı, tüm giderler devlet tarafından karşılanmalı.
  • Laikliğe aykırı tüm protokoller iptal edilmeli.
  • Öğretmen atama, tayin ve özlük hakları güvence altına alınmalı.
  • Temizlik ve güvenlik hizmetleri kalıcı ve güvenceli hale getirilmeli.
  • Dezavantajlı gruplar için pozitif ayrımcılık uygulanmalı.

Eğitim-Sen'in raporu, Türkiye'deki eğitim sisteminin karşı karşıya olduğu sorunları net bir şekilde ortaya koyarken, sunulan çözüm önerileriyle de umut ışığı yakıyor. Eğitimde yaşanan bu krizin aşılması için tüm paydaşların işbirliği yapması ve somut adımlar atması gerekiyor.