
Ege'nin Yeni Umudu: Yerli Keten Tohumu "Efe35" ve "Cemre35"
Ege Bölgesi tarımı, yerli ve milli tohumlarla yeniden canlanıyor. Ege Tarımsal Araştırma Enstitüsü'nün uzun çalışmaları sonucu geliştirdiği ve Ege'nin ilk tescilli liflik keten tohumları olan "Efe35" ve "Cemre35", düzenlenen bir tanıtım toplantısıyla çiftçilerin beğenisine sunuldu. Mayıs ayında ilk hasadının yapılması planlanan bu yeni tohumlar, bölge tarımına yeni bir soluk getirecek.
Yeni Nesil Keten Üretimi Başlıyor
2020 yılında Ege Tarımsal Araştırma Enstitüsü ve İzmir merkezli Döngü Kooperatifi iş birliğiyle başlatılan proje, liflik keten tarımını yeniden canlandırmayı amaçlıyor. Bu kapsamda uzmanlar, 1948 yılında Kars Sarıkamış'tan ve 1998'de Kocaeli Kandıra'dan alınan yerli keten genleri üzerinde titizlikle ıslah çalışmaları yürüttü. Bu çalışmaların sonucunda, Ege'nin zorlu iklim koşullarına uyum sağlayan, kuraklığa dayanıklı, lif ve yağ oranı yüksek iki yeni keten çeşidi geliştirildi.
Geliştirilen bu özel tohumlar, Tarım ve Orman Bakanlığı Tohumluk Tescil ve Sertifikasyon Merkez Müdürlüğü tarafından resmi olarak tescillenerek, kaliteleri ve verimlilikleri onaylandı. İlk deneme ekimleri İzmir'in bereketli toprakları olan Menemen ve Tire ilçelerinde, toplamda 14 dönümlük bir alanda gerçekleştirildi. Şu anda çiçeklenme evresine ulaşan ürünlerin, Mayıs ayında yapılacak ilk hasadı merakla bekleniyor.
Üreticiye Büyük Maliyet Avantajı
Enstitü bünyesinde görev yapan Yağlı Tohumlar Şube Şefi Dr. Ayşegül Altunok Memiş, geliştirilen keten türlerinin çiftçilere sağladığı önemli avantajları vurguladı. Memiş, "Ürünlerimizin ortalama 150 ila 180 kilogram dekara verimleri var. Aynı zamanda lifli ketenlerde hasat dönemleriyle bağlantılı olarak hem tohum hem lif elde edebilme seçeneğimiz var. Bu da üreticilerin bitkinin hem tohumundan, hem saplarından hem geri toprakta kalan kalıntılarını da işlemede ve hayvan beslemesinde kullanabildikleri için değerlendirme açısından alternatif bir ürün olarak sunulmuştur. Sulama ihtiyacının olmayışı, doğal yağışlarla yetişmesi çiftçiye maliyeti olmayan bir ürünümüz" şeklinde konuştu.
Ketenin saplarının ve toprakta kalan kalıntılarının dahi değerlendirilerek hayvan beslenmesinde kullanılabildiğini belirten Memiş, bu durumun ürünün çok yönlü ekonomik katkı sağladığını ifade etti. Bu sayede çiftçiler, keten üretiminden elde ettikleri geliri artırırken, aynı zamanda hayvancılık faaliyetleri için de ek bir kaynak yaratmış oluyorlar.
Kadın İstihdamına Katkı
Döngü Kooperatifi Başkanı Zeynep Derece ise keten bitkisinin kadınlar için ekonomik bir fırsata dönüştürülmesi amacıyla çeşitli projeler yürüttüklerini belirtti. Tire'de kadınlara yönelik eğitimler verildiğini söyleyen Derece, "Kadının güçlenmesiyle bölge güçlenir. Bütün çalışmalarımızda kadınları güçlendirmek ve ketenin bu güçlenmedeki fonksiyonunu öne çıkarmak üzerine çalışmalar yapıyoruz" dedi.
Bu projeler sayesinde kadınlar, keten yetiştiriciliği ve işlenmesi konusunda bilgi ve beceri kazanarak, kendi gelirlerini elde etme ve aile ekonomisine katkıda bulunma imkanı buluyorlar.
Ege Bölgesi için büyük bir umut kaynağı olan yerli liflik keten tohumları "Efe35" ve "Cemre35", bölge tarımının gelişimine önemli katkılar sağlayacak. Hem üreticilere maliyet avantajı sunması, hem de kadın istihdamını desteklemesiyle bu tohumlar, Ege'nin geleceğine ışık tutuyor. Mayıs ayında yapılacak ilk hasatla birlikte, bu yeni başlangıcın meyvelerini hep birlikte göreceğiz.