DİSK'ten Şok Tutuklama Tepkisi: Mesaj Kime Veriliyor?
DİSK Genel-İş Ege Bölge Temsilciliği, İzmir'de yaşanan ve sendika başkanlarının tutuklanmasıyla sonuçlanan olaylara sert tepki gösterdi. Yapılan basın açıklamasında, tutuklamaların kamuoyuna yönelik bir mesaj niteliği taşıdığı vurgulandı. DİSK, yaşananların sendikal haklara ve ifade özgürlüğüne yönelik bir tehdit olduğunu savunarak, kamuoyunu demokrasiye sahip çıkmaya çağırdı.
DİSK'ten Sert Tepki: "Bu Bir Gözdağıdır!"
DİSK Genel-İş Örgütlenme Daire Başkanı Ali Haydar Kara, basın açıklamasında şu ifadelere yer verdi: "Anayasal hakların kullanılması demokratik tepkidir, suç değildir. İzmir’de yapılan bir basın açıklamasında arkadaşlarımız ‘Cumhurbaşkanına Hakaret’ suçlamasıyla tutuklandı. Bu tutuklama doğrudan sendikal haklar ve özgürlüklere, kadın mücadelesine ve emek ve demokrasi mücadelesine yönelik göz dağıdır. Bu, ülkeyi yönetenlerin kendilerinden farklı düşünenleri sindirme çabalarının bir örneğidir."
Kara, AKP iktidarının bu tutuklamalar yoluyla temel hak ve özgürlükleri dahi yok saydığını belirterek, sendikalarının emek ve demokrasi mücadelesinin adı olduğunu vurguladı. Sendikanın tarih boyunca sadece ekmek ve ücret için değil, adalet ve eşitlik için de mücadele ettiğini hatırlattı. 19 Mart sonrası artan baskılar ve yargının siyasallaşması karşısında sendikanın demokrasi için sesini yükseltmeye devam ettiğini ifade etti. Kara, yaşananların bu duruşun cezalandırılması olduğunu savundu ve tutuklanan arkadaşlarının talebinin yalnızca adalet ve demokrasi olduğunu söyledi.
"Bu Hukuksuzluk Tüm Kamuoyuna Verilen Bir Mesajdır"
Ali Haydar Kara, tutuklamaların hukuki değil, siyasi olduğunu vurgulayarak, sendikalarının konuyu düşünce ve kanaat hürriyeti bakımından ele aldığını belirtti. Bu tutuklamaların temel hürriyetin ihlali anlamına geldiğini savunan Kara, siyasi kişilere yapılan eleştirilerin "çok sert" nitelikte olsa bile hakaret olarak değerlendirilemeyeceğini ifade etti. Anayasa’da güvence altına alınan düşünce ve ifade özgürlüğünün artık kullanılamaz hale geldiğini söyleyen Kara, kaçma şüphesi veya delil karartma ihtimali olmamasına rağmen sendika başkanlarının gece yarısı tutuklandığını belirtti. Kara, anayasal hakkını kullanan, özgürlüğünü kullanan başkanların tutuklanmasının hukuki değil, siyasi bir karar olduğunu vurgulayarak, "Bizleri susturamayacaklar. Bu hukuksuzluk sadece bize değil tüm hukukçulara ve kamuoyuna verilmek istenen bir mesajdır. Sendika olarak hukuka aykırı şekilde tutuklanan yöneticilerimizin yanındayız" dedi.
Kara, kamuoyuna 'hukuk' ve 'demokrasi' etrafında 'birlik' çağrısı yaparak, açıklamasını şu ifadelerle noktaladı: "15-16 Haziran’ın 55’inci yıldönümünde egemenlerin yaptığı tarihsel bir tutarlılık içermektedir. Sendikamızın bu günlerde hedef alınması tesadüf değildir. Bu karanlık düzeni beraber aşacağız. Tüm kamuoyunu demokrasiye ve hukuka sahip çıkmaya çağırıyoruz."
DİSK'in bu sert tepkisi, Türkiye'deki sendikal haklar ve ifade özgürlüğü tartışmalarını yeniden alevlendirdi. Tutuklamaların ardından kamuoyunda oluşan tepki ve dayanışma, DİSK'in mücadelesine destek verenlerin sayısının arttığını gösteriyor. Yaşanan bu olaylar, Türkiye'deki demokrasi ve hukuk devleti ilkelerinin ne kadar önemli olduğunu bir kez daha gözler önüne seriyor.
