DİSK'ten Gözaltı Sonrası Şok Açıklama: AKP'li miydik Biz?

Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK) İzmir Şubeleri temsilcileri, İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu'na destek mitinglerinde "Cumhurbaşkanına hakaret" suçlamasıyla ifadeye çağrıldı. Gözaltılar sonrası DİSK Ege Bölge Temsilcisi Memiş Sarı'dan flaş bir açıklama geldi: "Hani biz AKP'liydik?"

Gözaltılar ve Sonrası Yaşananlar

İzmir Adliyesi'ne sevk edilen 8 DİSK temsilcisinden bazıları serbest bırakılırken, 8 No’lu Şube Başkanı Deniz Şahin Gümüştekin ve DİSK Üyesi Mine Bilir tutuklama talebiyle mahkemeye sevk edildi. Bu durum, DİSK cephesinde büyük bir tepkiyle karşılandı.

Adliye önünde açıklama yapan DİSK Ege Bölge Temsilcisi Memiş Sarı, yaşananları şu sözlerle değerlendirdi:

Sarı, DİSK'in geçmişte CHP'ye verdiği desteği vurgulayarak, "20 yıldır tüm seçimlerde çalıştık. Tüm CHP’li il başkanları buna şahittir. İzmir Büyükşehir Belediyesi eski Başkanı Aziz Kocaoğlu da buna şahittir," dedi.

DİSK'ten Sert Tepki: "Demokrasi Mücadelesinden VazGEÇMEYECEĞİZ"

Memiş Sarı, açıklamalarının devamında şunları kaydetti:

• "Bizler kimsenin yandaşı değiliz, tam da demokrasi ve özgürlük mücadelesiyle yan yana yürüyen örgütleriz."
• "Sadece kendi ücretleri için mücadele ve kavga eden örgütler değiliz, bu ülkedeki toplum muhalefetinde kadın cinayetleri, çocuk istismarı ve kayyımlara karşı bir örgütüz."
• "Demokrasi olmadan işçi ekmeği de olmaz."

Sarı, DİSK'in demokrasi mücadelesinden asla vazgeçmeyeceğini vurgulayarak, geçmişte CHP için yaptıkları fedakarlıkları hatırlattı. Özellikle oy güvenliği konusunda gösterdikleri hassasiyeti dile getiren Sarı, "Selçuk’ta oylar çalınıyordu, DİSK olarak biz iki otobüs olarak gidip oylara sahip çıktık," dedi.

Sonuç

DİSK'e yönelik bu gözaltılar, Türkiye'deki siyasi gerginliğin ve kutuplaşmanın bir yansıması olarak değerlendiriliyor. Memiş Sarı'nın açıklamaları, DİSK'in demokrasi mücadelesine olan bağlılığını ve geçmişte CHP'ye verdiği desteği bir kez daha gözler önüne seriyor. Gözaltılar ve sonrasında yaşananlar, Türkiye'deki sendikal hareketin ve ifade özgürlüğünün ne denli baskı altında olduğunu da ortaya koyuyor. Bu olay, Türkiye'deki siyasi arenada yankı uyandırırken, DİSK'in gelecekteki adımları merakla bekleniyor.