Dokuz Eylül Üniversitesi (DEÜ) Hastanesi'nde yaşanan taciz olayı yargıya taşındı ve emsal niteliğinde bir kararla sonuçlandı. Hastanede temizlik görevlisi olarak çalışan bir kadın işçiyi sözlü ve fiziksel olarak taciz eden erkek personel, mahkeme tarafından 2 yıl hapis cezasına çarptırıldı. Ayrıca, tacizcinin kurumdan ihracına karar verildi. Bu karar, Kadın Dayanışma Komiteleri'nin (KDK) uzun süren mücadelesi sonucunda elde edildi.
Taciz Olayı ve Hukuki Süreç
2023 yılında meydana gelen olayda, DEÜ Hastanesi'nde çalışan bir kadın işçi, aynı bölümde görev yapan bir erkek personelin tacizine maruz kaldı. Olayın ardından kadın işçi, adli tıp raporu alarak durumu belgelendirdi. Ancak, hastane yönetimi tacizci personele herhangi bir idari ceza uygulamadı ve hatta çalışma koşullarının daha iyi olduğu başka bir bölüme atadı. Bu durum, KDK'nin tepkisini çekti ve hukuki sürecin başlatılmasına öncülük etti.
Tacize uğrayan kadın işçi, KDK ile iletişime geçerek destek istedi. KDK avukatları aracılığıyla başlatılan hukuki süreç, 15 Mart 2024 tarihinde sonuçlandı. Mahkeme, faili "sarkıntılık düzeyinde cinsel saldırı" suçundan 2 yıl hapis cezasına mahkum etti. KDK, kararın ardından hastane yönetimine başvurarak failin disiplin kuruluna sevk edilmesini talep etti. Ancak, hastane yönetimi bu talebi reddetti ve cezanın onanmasını bekleyeceğini bildirdi.
Kadın Dayanışma Komiteleri'nin Mücadelesi
KDK, olayın takipçisi olarak hastane yönetimi üzerinde baskı kurmaya devam etti. Yayımladıkları açıklamada, "Arkadaşımızın yaşadıklarını her gün farklı farklı işyerlerinde milyonlarca kadın emekçi yaşıyor. Tacize uğrayan biziz, ama susması, sesini çıkarmaması istenen yine biziz. Hayır, biz bunu kabul etmiyoruz ve tam da buna karşı mücadele ediyoruz" ifadelerine yer verdiler. KDK, tacizcileri koruyan hastane yönetimini ve tacizin üstünü örten sendika yöneticilerini eleştirdi. Ayrıca, DEÜ Hastanesi'ndeki tüm çalışanları bu mücadeleye destek olmaya çağırdılar.
KDK'nin kararlılığı ve ısrarlı takibi sonuç verdi. İzmir Bölge Adliye Mahkemesi'nin kararı onamasının ardından, hastane yönetimi KDK'nin görüşünü alarak failin kurumdan ihracına karar verdi.
Sonuç
DEÜ'de yaşanan bu taciz davası, işyerinde tacize karşı verilen mücadelenin önemli bir örneği oldu. Kadın Dayanışma Komiteleri'nin kararlı duruşu ve hukuki süreçteki etkin takibi sayesinde, tacizci hem ceza aldı hem de kurumdan atıldı. Bu karar, tacize maruz kalan diğer kadınlar için de emsal teşkil edecek ve cesaret verecektir. Unutulmamalıdır ki, tacize karşı susmak yerine mücadele etmek, adaletin sağlanmasına ve benzer olayların önlenmesine katkı sağlayacaktır. Ayrıca tacizcinin aynı suçtan daha önce de açıklanması geri bırakılan bir cezası olduğu, Kadın Dayanışma Komiteleri avukatının bir önceki mahkemeye de yazı göndermesi üzerine fail hakkındaki kararın kesinleştiği ve failin cezanın infazı için cezaevine gireceği öğrenildi.
