
DEM Parti'den Mülteci Günü Mesajı: Sınırları Değil İnsanlığı Savun!
DEM Parti İzmir İl Örgütü, Dünya Mülteciler Günü vesilesiyle yayınladığı mesajda, savaşların ve zorunlu göçlerin yarattığı insanlık dramına dikkat çekerek, barış, adalet ve demokrasi taleplerini yineledi. Mültecilere yönelik ayrımcılığa karşı ortak mücadele çağrısı yapıldı.
Mültecilik Bir Kader Değil, Düzenin Sonucu
Yapılan açıklamada, küresel kapitalist sistemin halklara ölüm, göç ve yıkım vaat ettiği belirtilerek, yerinden edilmenin esas nedeninin savaşı üreten sistem olduğu vurgulandı. Dünyada 120 milyondan fazla insanın yerinden edilmiş olmasının, ulus-devletçi tahakkümün ve sömürgeci sınırların sonucu olduğu ifade edildi.
Ortadoğu'daki duruma da değinilen açıklamada, emperyalist müdahalelerle parçalanmış coğrafyada halkların kimlikleri, dilleri ve inançları nedeniyle göçe zorlandığı, kadınların ve çocukların bu zorunlu göçlerin en ağır yükünü taşıdığı belirtildi. Mülteciliğin sadece mekânsal bir yer değiştirme değil, aynı zamanda bedensel, kültürel, sosyal ve politik bir parçalanma olduğu vurgulandı.
Türkiye'nin mülteci emeğini sömürürken, onları iç siyasette günah keçisi ilan eden bir politika izlediği eleştirisi getirilen açıklamada, göçmen karşıtlığının iktidarın krizlerini örtme aracı haline geldiği ve mülteci düşmanlığının sistematik bir devlet politikası olarak şekillendirildiği ifade edildi. DEM Parti, mültecilerin bir kriz değil, bu düzenin mağduru olduğunu savundu.
Demokratik Konfederalizm Çözüm Adresi
DEM Parti, sınırların değil halkların kardeşliğini, baskının değil özgürlüğün savunulduğu, tekçi devlet yapılarının yerine çoğulcu ve katılımcı toplumların inşa edilmesini savunduğunu belirtti. Bu savunu, Sayın Abdullah Öcalan’ın ortaya koyduğu demokratik konfederalizm perspektifinde ifadesini bulduğu vurgulandı.
Demokratik konfederalizm, halkların kendilerini doğrudan örgütlediği, devlet dışı alternatif toplumsal modellerle yaşamı birlikte kurduğu, kimliklerin eşit, kadınların özgür ve doğanın korunarak esas alındığı bir paradigma sunmaktadır. Ulus-devletçi sınırlar yerine, demokratik toplumun ağlarını örerek savaşların ve zorunlu göçlerin kalıcı çözüm adresi olabileceği ifade edildi.
Mülteciler İçin Mücadeleye Devam
Sonuç olarak, DEM Parti İzmir İl Örgütü, mülteciliğin bir kader olmadığını, bu düzenin sonucu olduğunu vurgulayarak, çözümün sınırların militarize edilmesinde değil, demokratik toplumların inşasında olduğunu belirtti. Barışın, halkların hakikatle yüzleşerek kuracağı yeni yaşam olduğu ve hiçbir insanın göç yollarında yalnız bırakılmaması gerektiği ifade edildi.
DEM Parti, mülteciliği değil, onu üreten politik düzenin karşısında olduğunu ve sınırsız bir adalet, kadın özgürlükçü bir barış ve halkların demokratik birlikteliği için mücadele etmeye devam edeceğini duyurdu. Çünkü barış bir hayal değil, örgütlü halkların hakikatidir. Çünkü göç değil, sürgün değil, kalıcı özgürlük haktır. Çünkü bu dünyada herkesin yeri vardır.