
DEM Parti'den Barış Süreci Açıklaması: 85 Milyon İçin Dönüm Noktası!
Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Eş Genel Başkanı Tuncer Bakırhan, Yeşil Sol Parti’nin (YSP) kongresinde yaptığı konuşmada, Türkiye'de son günlerde tartışılan barış süreci hakkında önemli açıklamalarda bulundu. Bakırhan, sürecin sadece Kürtlerin değil, tüm Türkiye'nin demokratikleşmesi için bir fırsat olduğunu vurguladı.
Demokratik Toplumcu Sosyalizm Vurgusu
Bakırhan, Abdullah Öcalan'ın son görüşmesinde dile getirdiği "Demokratik toplumcu sosyalizm" kavramına değinerek, bu ideolojinin güncellenerek Türkiye'deki sistem karşıtı mücadelenin önemli bir zemini haline getirileceğini belirtti.
Bakırhan, "Sayın Öcalan son görüşmesinde 'Demokratik toplumcu sosyalizm' dedi. Güncelleyeceğiz, yenileneceğiz. Bu acımasız ve zalim sisteme karşı biz de sözümüzle, argümanlarımızla, pratiğimizle halkların, emekçilerin, ezilenlerin tekrar en önemli mevzisi, merkezi ve zemini haline getireceğiz," şeklinde konuştu.
Barış Süreci: Türkiye İçin Bir Fırsat
Türkiye'nin yüzyıllık Kürt meselesini çözmek için önemli bir fırsat yakaladığını ifade eden Bakırhan, Öcalan'ın çağrısıyla birlikte savaşsız, çatışmasız, sömürüsüz bir Türkiye'nin mümkün olduğunu söyledi. Kürtlerin kendi kimlikleriyle, Alevilerin eşit yurttaşlık haklarıyla yaşayabileceği, doğanın korunacağı bir gelecek için mücadele edeceklerini vurguladı.
Bakırhan, iktidar karşıtı mücadelede önemli bir örnek sergilediklerini belirterek, cezaevlerindeki siyasi tutsakların bu mücadelenin sembolü olduğunu ifade etti. Ortadoğu'da kimliksiz bırakılan Kürtlerin, diğer halklar ve inançlarla birlikte örnek bir yönetim biçimi oluşturduğunu ve bu anlayışın 13 yıldır devam ettiğini söyledi.
"Türkiye’de anlamlı yeni bir süreç var. Türkiye halkları yüzyıllık Kürt meselesinin, son 50 yıllık çatışmalı sürecinin sona ermesini sağlayacak bir aralıktan geçti. Sayın Öcalan’ın yaptığı çağrı ile birlikte Türkiye’de savaşsız, çatışmasız, sömürüsüz, Kürtlerin kendi kimlikleriyle, Alevilerin eşit yurttaşlık haklarıyla, doğanın, çevrenin, bütün canlıların özgürce yaşadığı, doğanın ranta peşkeş çekilmediği, hepimizin demokratik bir zeminde yaşayacağı ve mücadele edeceği bir kapı aralandı," dedi.
İttifak Çağrısı ve Ortak Mücadele Vurgusu
Bakırhan, halkların, emekçilerin, Kürtlerin, Alevilerin ve kadınların çıkarlarının kimsenin bireysel çıkarlarına feda edilmeyeceğini vurguladı. DEM Parti'nin amacının demokratik, eşitlikçi ve adil bir düzen inşa etmek olduğunu belirterek, örgütlü ve güçlü bir şekilde mücadele ederek Türkiye'deki tüm farklılıkları temsil eden bir zemin oluşturacaklarını söyledi.
Bakırhan, başlayan süreci sahiplenmenin herkesin görevi olduğunu belirterek, bu sürecin sadece Kürtlerin değil, 85 milyonun haklarının elde edileceği bir mücadele olduğunu ifade etti. Barış için ittifakları büyüteceklerini, demokrasi için daha güçlü mücadele yürüteceklerini ve barış ile demokrasiyi hep birlikte bu topraklara hediye edeceklerini söyledi.
"Kimse halkların, emekçilerin, Kürtlerin, Alevilerin, kadınların çıkarlarını kimsenin bireysel ikbaline peşkeş çekmez. Bunu Kürtler hiç yapmaz, bunu Yeşil Sol hiç yapmaz, bunu DEM Parti ve paradigması hiç yapmaz. Bundan emin olabilirsiniz," diye ekledi.
Sonuç
Tuncer Bakırhan'ın açıklamaları, Türkiye'deki barış sürecine dair umutları yeniden canlandırdı. DEM Parti'nin bu süreçteki rolü ve kararlılığı, Türkiye'nin demokratikleşmesi ve Kürt sorununun çözümü için önemli bir adım olarak değerlendiriliyor. Bakırhan'ın vurguladığı ittifak çağrısı ve ortak mücadele vurgusu, sürecin başarıya ulaşması için kritik bir öneme sahip. Türkiye'nin geleceği için barış ve demokrasinin inşa edilmesi, tüm kesimlerin ortak sorumluluğu olarak öne çıkıyor.