
Cezaevinde Ölüm Tehlikesi! Mahir Polat Serbest Bırakılmalı mı?
Türkiye'de cezaevlerindeki koşullar, özellikle son İBB operasyonu ile birlikte yeniden gündeme geldi. Ağır sağlık sorunları olan tutukluların durumu endişe yaratırken, Mahir Polat örneği kamuoyunda büyük yankı uyandırdı. Peki, cezaevlerindeki bu olumsuz koşullar neler ve Mahir Polat neden serbest bırakılmalı?
Cezaevlerindeki Sağlık Sorunları: Ölümcül Tehdit mi?
Türkiye cezaevlerinde yatan birçok mahkum, sağlık sorunlarıyla mücadele ediyor. Özellikle kronik rahatsızlıkları olanlar için durum daha da kritik. Cezaevlerindeki yetersiz sağlık hizmetleri, hijyen koşulları ve kalabalık ortamlar, hastalıkların yayılmasına ve mevcut sağlık sorunlarının kötüleşmesine zemin hazırlıyor. İnsan Hakları Derneği gibi kuruluşlar, bu konuda sürekli olarak raporlar yayınlayarak yetkilileri uyarıyor. Ancak, sorunlar çözülmek yerine giderek derinleşiyor.
- Kanser hastaları: Tedaviye erişimde yaşanan zorluklar, kanser hastalarının yaşam sürelerini kısaltıyor.
- Kalp, tansiyon ve şeker hastaları: Düzenli ilaç kullanımı ve doktor kontrolü gerektiren bu hastalar, cezaevlerinde yeterli desteği alamıyor.
- Diğer kronik rahatsızlıkları olanlar: Astım, KOAH, böbrek yetmezliği gibi hastalıkları olanlar da benzer sorunlarla karşı karşıya.
Bu durum, sadece mahkumların sağlığını değil, aynı zamanda insan haklarını da ihlal ediyor. Birçok mahkum, cezaevinde yaşadığı sağlık sorunları nedeniyle yaşamını yitiriyor.
Mahir Polat Vakası: İnsanlık Nerede?
Ağır kalp ve tansiyon hastası olan Mahir Polat, cezaevinde tutulmaya devam ediyor. Sağlık durumu her geçen gün kötüleşen Polat'ın serbest bırakılması için birçok sivil toplum kuruluşu ve hukukçu çağrıda bulunuyor. Ancak, yetkililer henüz bir adım atmadı. Polat'ın durumu, cezaevlerindeki sağlık sorunlarının vahametini gözler önüne seriyor. İnsanlık, hukuk ve adalet ilkeleri, Polat'ın serbest bırakılmasını gerektiriyor.
Cezaevlerindeki koşulların iyileştirilmesi ve hasta mahkumların serbest bırakılması için kamuoyunun baskısı büyük önem taşıyor. Unutmayalım ki, "Kurtuluş yok tek başına..."
Cezaevlerindeki Zulüm: Siyasi Tutukluların Dramı
Cezaevlerinde yaşanan olumsuzluklar, siyasi tutuklular için daha da ağır. Siyasi görüşleri nedeniyle hapsedilenler, ayrımcılığa ve kötü muameleye maruz kalıyor. Sağlık sorunları yaşayan siyasi tutukluların tedaviye erişimi engelleniyor, temel ihtiyaçları karşılanmıyor. Bu durum, uluslararası hukuk normlarına ve insan haklarına aykırı bir uygulamadır. Siyasi tutukluların sesinin duyulması ve haklarının korunması için hepimizin sorumluluk alması gerekiyor.
Cezaevlerindeki bu zulme son vermek için hep birlikte mücadele etmeliyiz. Tutuklu ve hükümlülerin varlıkları ve hakları fark edilmelidir. Onlarla birlikte olarak, onların haklarını almalarını sağlayacak eylemlerde bulunarak, hep beraber kurtuluşumuz başlayacaktır!