Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM), Ramazan ve Kurban Bayramı'ndan sonra üçüncü bir dini bayram için sunulan kanun teklifiyle gündeme geldi. CHP Bursa Milletvekili Orhan Sarıbal, Aşure Günü'nün dini bayram olarak kabul edilmesi için TBMM'ye kanun teklifi sundu. Teklif, Alevi vatandaşların inanç özgürlüğünün ve eşitlik ilkesinin gereği olarak değerlendiriliyor.
Aşure Günü Neden Bayram Olmalı?
CHP Bursa Milletvekili Orhan Sarıbal, TBMM Başkanlığı'na sunduğu kanun teklifinde, Ulusal Bayram ve Genel Tatiller Hakkında Kanun'da değişiklik yapılmasını talep etti. Sarıbal, Alevi inancında Muharrem ayının önemine dikkat çekerek, Alevilerin Muharrem'in 1'inden 12'sine kadar oruç tuttuklarını ve matem yaşadıklarını belirtti. 13'üncü günün ise aşure pişirilip dağıtıldığı, kurban kesildiği ve aile büyüklerinin ziyaret edildiği özel bir gün olduğunu vurguladı.
Sarıbal, teklifin gerekçesinde şu ifadelere yer verdi:
Alevi inancının önemli bir günü olan Muharrem Ayı’nın 13’üncü gününde Alevilerin de inanç özgürlüklerini yaşaması, Anayasa’nın inanç özgürlüğü ve eşitlik ilkesinin bir gereğidir. Ancak bugüne kadar Alevi vatandaşlarımızın bu inançsal ritüellerini kamusal alanda özgürce ve rahatlıkla yerine getirmelerine imkan sağlayacak düzenlemeler yapılmamış, kutsal günlerin takvimsel ve yasal çerçevede tanınması sağlanmamıştır.
Bu teklifin yasalaşması halinde, Alevi vatandaşların inanç özgürlüklerini daha rahat yaşamaları ve kamusal alanda bu ritüellerini özgürce yerine getirmeleri amaçlanıyor.
Toplumsal Barışa Katkısı Ne Olacak?
Orhan Sarıbal, Aşure Günü'nün dini bayram ilan edilmesinin toplumsal barışı güçlendireceğine, inançlar arası saygıyı artıracağına ve devletin tüm yurttaşlarına eşit mesafede durduğu yönündeki güveni pekiştireceğine inanıyor. Sarıbal, bu düzenlemenin, Türkiye'deki farklı inanç grupları arasındaki diyalogu ve anlayışı artıracağını savunuyor.
Aşure Günü'nün dini bayram ilan edilmesi, Türkiye'de dini bayram olarak kabul edilen Ramazan ve Kurban Bayramı'na yeni bir bayram eklenmesi anlamına gelecek. Bu durum, toplumun farklı kesimlerinde farklı tepkilere yol açabilir. Ancak, teklifin savunucuları, bu adımın Türkiye'deki inanç özgürlüğü ve eşitlik ilkesinin güçlenmesine katkı sağlayacağını vurguluyor.
Türkiye'de Alevilik, İslam'ın bir yorumu olarak kabul edilir ve Aleviler, İslam'ın temel prensiplerine bağlıdırlar. Ancak, Alevilikte ibadet şekilleri ve bazı ritüeller, Sünni İslam'dan farklılık gösterir. Muharrem ayı, Aleviler için büyük bir öneme sahiptir ve bu ayda tutulan oruçlar, Hz. Hüseyin'in Kerbela'da şehit edilişinin anısına adanmıştır.
Aşure Günü, Muharrem ayının 10. gününe denk gelir ve bu günde aşure tatlısı pişirilerek dağıtılır. Aşure, farklı malzemelerin bir araya gelmesiyle oluşan zengin bir tatlıdır ve bolluk, bereket ve paylaşmayı simgeler.
TBMM'ye sunulan bu kanun teklifi, Türkiye'deki inanç özgürlüğü tartışmalarına yeni bir boyut kazandırabilir. Teklifin yasalaşması halinde, Türkiye'deki Alevi vatandaşların haklarının daha da güvence altına alınması ve toplumsal barışın güçlenmesi bekleniyor. Ancak, bu süreçte farklı görüşlerin ve hassasiyetlerin dikkate alınması büyük önem taşıyor.